mouse ile üzerine gelince
Ana Sayfa Blog Sayfa 69

Mercedes-Benz Türk, OİSD Yönetim Kurulu üyelerini Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda ağırladı

Mercedes-Benz Türk, OİSD Yönetim Kurulu üyelerini Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda ağırladı

  • Türkiye genelindeki otobüs işletme firmalarını dernek çatısı altında bir araya getiren Otobüs İşletme Sahipleri Derneği (OİSD) Yönetim Kurulu üyeleri, 24 Ocak’ta Mercedes-Benz Türk Hoşdere Otobüs Fabrikası’nı ziyaret ettiler.
  • Sektörde yaşanan gelişmelerin değerlendirildiği ziyarette, OİSD Yönetim Kurulu üyeleri Mercedes-Benz Türk Otobüs Üretiminden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Bülent Acicbe tarafından ağırlandı.

Türkiye genelindeki otobüs işletme firmalarını dernek çatısı altında bir araya getiren Otobüs İşletme Sahipleri Derneği (OİSD) Yönetim Kurulu üyeleri, dünyanın en modern otobüs üretim merkezlerinden biri olan Hoşdere Otobüs Fabrikası’nı ziyaret ettiler. Sektörde yaşanan gelişmelerin değerlendirildiği ziyarette, sektörde yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri de masaya yatırıldı.

24 Ocak 2023 tarihinde gerçekleştirilen ve Mercedes-Benz Türk Otobüs Üretiminden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Bülent Acicbe’nin ev sahipliği yaptığı ziyarete; OİSD Başkanı Ayhan Kara, OİSD Başkan Yardımcısı İrem Bayram, OİSD Genel Sekreteri Mustafa Tekeli ile Yönetim Kurulu üyeleri Haluk Şenpolat, Aslan Aydemir, Kemal Soğancı, Mehmet Özkeleş, Ertuğrul Sarıhan, Serdar Karataş ve Sönmez İkde katıldı.

4 bini aşkın çalışanı ile hem Türkiye’nin hem de dünyanın en teknolojik, en çevreci ve en entegre otobüs üretim merkezlerinden biri olan Hoşdere Otobüs Fabrikası’na gerçekleştirilen ziyarette, OİSD Yönetim Kurulu üyeleri üretim süreçlerini yakından takip etme şansını yakaladılar.

OİSD Başkanı Ayhan Kara, Mercedes-Benz Türk ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıyı şu sözlerle değerlendirdi: “Her birimiz kendimizi birer yıldız gibi hissettik. Mercedes-Benz Türk; yıllardır iş birliği içerisinde olduğumuz, sektörümüzün tüm problemlerine vakıf, inovatif bir bakış açısıyla sektörü taçlandırmaya çalışan bir firma. Gerek otobüs teknolojileri gerekse de çalışma prensipleri açısından Hoşdere Otobüs Fabrikası’nın dünya çapındaki önemini bugünkü ziyaretimizde bir kez daha görmüş olduk. Bu başarılı aileyi oluşturan kişilerin birçoğuyla bugün bir araya gelme fırsatı bulduk. Özellikle Bülent Bey’e ev sahipliği ve misafirperverliği için bir kere daha teşekkür ederiz. Bizler bugün Hoşdere’yi Otobüs İşletme Sahipleri Derneği Yönetim Kurulu üyeleri olarak ziyaret ettik. Derneğimizin kuruluşu çok yeni; 23 firmayla yola çıktık ama çok kısa sürede 90 firmaya ulaştık. 90 firma, sektör genelinin neredeyse yüzde 85’ini temsil ediyor. OİSD’nin İçerisinde birbirinden değerli firma sahipleri ve genel müdürler var. Ancak en önemlisi ülkemizin 7 bölgesinden, 81 ilde faaliyet gösteren firmalar derneğimize üye. Derneğimiz, her biri sektörde mazisi olan ve geleceğe dair umutları olan birçok insanı bir araya getirdi. Dernek çatısı altında, üyeler olarak çok kıymetli bir şey olan tecrübe mübadelesi yapıyoruz. Taşıdığımız yolcuların güvenliği için fikir alışverişinde bulunuyoruz. Bugün Hoşdere Otobüs Fabrikası gezimizin ardından gerçekleştirdiğimiz OİSD Yönetim Kurulu toplantımızda, can ve mal güvenliğini artırmaya yönelik tedbirler ile kaza risklerini nasıl minimize edebileceğimizi konuştuk. Sektörü güvenlik anlamında ileri taşıyacak adımlarda Mercedes-Benz Türk’ün sağladığı eğitimlerin de büyük katkısı olacağına inanıyoruz.”

Kâmil Koç, eşsiz bir seyahat deneyimi için personel eğitimlerini aralıksız sürdürüyor

Türkiye’nin en çok tercih edilen lider seyahat firması Kâmil Koç, mükemmel bir seyahat deneyimi için kurum içi eğitimlerine hız kesmeden devam ediyor. Kâmil Koç Akademi’nin uzman eğitmenlerinin yanı sıra resmi ve özel sektördeki paydaşları ile çalışmalarını sürdüren şirket, kaptan ve hostlara iş bilgisi, mesleki gelişim, araç ve trafik eğitim ile birlikte yolcu memnuniyetini en üst noktada sağlayacak kişisel gelişim eğitimi verdi. 

Kâmil Koç; test sürüşünden ileri sürüş tekniklerine, yeni nesil otobüs teknolojilerinden trafik mevzuatına, yolcularla iletişimden hizmetin inceliklerine kadar birçok başlıkta verdiği bu eğitimler ile sektördeki ayrıcalıklı hizmet anlayışını daha da ileriye taşımayı hedefliyor.

Türkiye’nin ilk yolcu taşıma firması Kâmil Koç, 97 yıldır hizmet kalitesinden taviz vermeden seyahat sektöründe hizmet standartları belirlemeye devam ediyor. İlkleri ve yenilikleri ile kurulduğu günden bu yana sektördeki standartların, hizmet kalitesinin gelişimine öncülük eden Kâmil Koç, personeline yönelik şirket içi eğitimlerle de bu çıtayı daha da yukarılara taşıyor. Kâmil Koç’un sahadaki marka yüzleri olan kaptan ve hostlara yönelik verilen eğitimler, şirketin kendi bünyesinde kurduğu Kâmil Koç Akademi’nin uzman eğitmenlerinin yanı sıra resmi ve özel sektördeki uzman paydaşları ile birlikte yürütülüyor.

“Eğitimler ile seyahat deneyimini mükemmelleştirmeyi hedefliyoruz”

Personel eğitimleri ile yolcularının seyahatlerini mükemmelleştirmeyi hedeflediklerini vurgulayan Kâmil Koç Akademi Eğitim Uzmanı Serkan Tatlısu, verilen eğitimlerin içeriği ve sağlanan katkıya ilişkin şunları söyledi:

“Ulaşım sektöründeki bir asra yaklaşan geçmişimizle, Türkiye’nin en köklü markasıyız. Tam 97 yıldır bilgi, birikim ve tecrübemizle sektörümüzde hizmet kalitesini hep geliştirmeye, daha da yukarı taşımaya çalışıyoruz. Bu yaklaşım doğrultusunda uzun yıllardır markamızın yolcularımız nezdindeki yüzleri olan kaptan ve hostlarımızın belli periyotlarla eğitimlere tabii tutuyoruz. Her yıl yüzlerce kaptanımız ve binlerce hostumuza verdiğimiz bu eğitimlerle, bir yandan hizmet kalitemizi, standartlarımızı daha da geliştirirken, diğer yandan onların kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlıyoruz.

Bu süreci de özel sektördeki uzman paydaşlarımızın yanı sıra bünyemizde kurduğumuz Kâmil Koç Akademi ile yürütüyoruz. Eğitimlerimizde, gelişen teknolojilerin ışığında üretilen yeni otobüslerin donanımlarını ve kullanımlarını detaylı bir şekilde anlatıyor, Ankara, İstanbul, İzmir ve Bursa’da düzenlediğimiz test sürüşleri ile pratik ve uygulama ile destekliyoruz. Her yıl yüzlerce kaptanımız ve binlerce hostumuza verdiğimiz bu eğitimlerle, kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlıyoruz.

Bunun yanında Trafik Denetleme Şube Müdürlükleri ile birlikte hareket ederek, kanunlar ve uygulamalar hakkındaki en güncel bilgileri, önemli bir lastik üreticisi ile birlikte araç lastikleri hakkında bilinmesi gerekenleri, yine önemli bir otobüs markasıyla birlikte de ileri sürüş tekniklerine ilişkin işin püf noktalarını kaptanlarımıza aktarıyoruz. Son olarak geçtiğimiz ay otobüs üreticisi markanın tesislerinde, kaptanlarımıza teorik ve ileri sürüş tekniği eğitimleri verdik. Eğitimlerimizde özellikle test sürüşünden ileri sürüş tekniklerine, yeni nesil otobüs teknolojilerinden trafik mevzuatına, yolcularla iletişimden iş bilgisi ve hizmetin inceliklerine kadar birçok başlık yer alıyor. 

Önümüzdeki süreçte farklı illerimizde de devam ettireceğimiz bu eğitimleri, yolculuğu hem güvenli hem de konforlu hale getirilmesi adına çok önemli ve değerli buluyoruz. Elbette sadece bilgiyi vermek yetmiyor, bu bilginin sefer boyunca doğru ve yerinde uygulanması da büyük önem taşıyor. Bu noktada yolcularımızın geri dönüşleri bizim için çok önemli bir veri oluşturuyor. Bugün Türkiye’de en çok tercih edilen markasıysak, bunda şüphesiz bu bilgilerle kusursuz hale getirmeye çalıştığımız hizmet politikamızın da çok önemli bir katkısı var.”

Her Dört Ağır Vasıtadan Birinin Yedek Parçası Martaş Otomotiv’den Olacak!

Otomotiv satış sonrası sektörünün öncü kuruluşu Martaş Otomotiv bir yıl içerisinde ağır vasıta yedek parça pazarında önemli bir pay elde etti. Ağır Vasıta Yedek Parça pazarına geçen yıl Ocak ayında girdiklerini söyleyen Martaş Otomotiv Genel Müdürü Erdem Çarıkcı, “Henüz ilk yılımızda hedeflediğimiz ciroyu aştık. Yeni yıl için hedefimiz müşteri sayımızı iki katına çıkarmak ve ağır vasıta yedek parça sektöründe pazar payımızı yüzde 25 seviyelerine taşımak” dedi.

Geniş ürün yelpazesi, yüksek teknolojik ürünleri ve nitelikli personeliyle 42 yıldır otomotiv yedek parça bağımsız yenileme pazarında faaliyet gösteren satış, pazarlama ve dağıtım şirketi Martaş Otomotiv, büyüme ivmesini yeni iş kollarında da artırmaya devam ediyor. Ağır Vasıta Yedek Parça Birimi’yle pazara hızlı bir giriş yapan Martaş Otomotiv, bu sektörde de kısa sürede önemli bir pazar payı elde etmeyi başardı.

71 ilde satış noktamız var!

Bir yıl önce Ağır Vasıta Yedek Parça Birimi’ni kurduklarını söyleyen Martaş Otomotiv Genel Müdürü Erdem Çarıkcı, “Daha önce Martaş Otomotiv bu sektörde yer almıyordu. Bugün Türkiye’nin 71 ilinde satış noktasına ulaşmış durumdayız” dedi. Henüz ilk senelerinde hedefledikleri ciroyu aştıklarını vurgulayan Erdem Çarıkcı, “Portföyümüze 10.000 ürün çeşidi eklemiş durumdayız ve hız kesmeden geliştirmeye devam ediyoruz. Bir yıl içinde hedeflediğimiz müşteri kazanımı hedefimizi de aşmayı başardık” diye konuştu. 2023’te de büyümeye devam edeceklerini vurgulayan Martaş Otomotiv Genel Müdürü Erdem Çarıkcı, “2023 yılında toplam müşteri sayımızı iki katına çıkarmayı ve ağır vasıta yedek parça sektöründe pazar payımızı yüzde 25 seviyelerine taşımayı hedefliyoruz” dedi.

Ticari Filolar, Ford Otosan İmzalı Türkiye’nin İlk Tamamen Elektrikli Ticari Aracı E-Transit ile Büyüyor

Ford Otosan’ın Gölcük Fabrikası’nda ürettiği Avrupa’nın en güçlü, Türkiye’nin ilk tam elektrikli ticari aracı Ford E-Transit, ticari filoları bir üst seviyeye taşıyor. Operasyonlarını sıfır emisyonlu araçlarla geliştirmek isteyen 13 firmaya Ford E-Transit araçları teslim edildi.

Gerek mühendislik tecrübesi gerekse de 60 yıllık mirası ile öne çıkan Ford Otosan’ın, batarya montajı dahil elektrik enerjisinin tamamını yüzde 100 yenilenebilir kaynaklardan elde eden Gölcük Fabrikası’nda ürettiği Türkiye’nin ilk tam elektrikli hafif ticari aracı E-Transit, filoları genişletiyor. 

Hızla yükselen e-ticaret ve çevre dostu mobilite trendine yönelik ihtiyaçlardan yola çıkan Ford Otosan’ın %100 elektrikli hafif ticari aracı E-Transit, filolarını çevre dostu elektrikli araçlarla büyütmek isteyen enerji dağıtımından kargo dağıtımına, eğitim hizmetlerinden tüketim ürünlerine kadar birçok sektörde 13 firmanın filosuna katıldı

Özgür Yücetürk: Ticaretin geleceğine yön vermeyi sürdüreceğiz.

Ford Türkiye İş Birimi Lideri Özgür Yücetürk, “Kocaeli fabrikalarımızda ürettiğimiz Türkiye’nin ilk elektrikli ticari aracı Ford E-Transit ile müşterilerimizin operasyonlarına destek olmaktan mutluluk duyuyoruz. Bizim için filo müşterilerimizin verimini artırmak, iş ortaklarımızla birlikte değer yarattığımız uzun vadeli iş birlikleri kurmak çok değerli. Mühendislik ve Ar-Ge becerilerimizle paydaşlarımızın ihtiyaçlarına yanıt veren yenilikçi ürün ve teknolojileri geliştirmeye devam edeceğiz. Ticaretin geleceğine yön vermeyi sürdüreceğiz” dedi.

Yücetürk, “E-Transit, Ford markamızın global iş modeli Ford Pro sisteminin ilk araçlarından. Profesyonel ticari araç müşterilerinin tüm ihtiyaçlarını tek bir noktadan karşılayan Ford Pro, ticari araçlar için yazılım, şarj, servis ve finansman hizmetlerini bir arada sunuyor. Böylelikle filoların çalışma sürelerinin maksimum seviyede olmasına ve toplam işletim giderlerini azaltmaya yardımcı oluyor” diye konuştu.

Dayanıklı, fonksiyonel, güvenli

Ford Otosan’ın elektrifikasyon yolculuğunda önemli bir adım olan Türkiye’nin ilk, Avrupa’nın en güçlü tam elektrikli ticari aracı E-Transit, dayanıklılık ve fonksiyonellikten ödün vermeden, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmaya yardımcı olmak için özel olarak tasarlandı.

Sınıfının en güçlüsü olan arkadan çekişli motoruyla çabuk hızlanma sağlayan Ford E-Transit, 135 kW ve 198 kW güç üreten elektrikli motor seçeneklerine ve 15.1 metreküpe varan yükleme alanına sahip. 

E-Transit’te hem AC hem de DC hızlı şarj özelliği bulunuyor. Böylece AC şarj ile yaklaşık 8,2 saatte yüzde 100 şarj olabilirken 115 kW DC Hızlı şarj özelliği ile de 34 dakika içinde yüzde 15’ten yüzde 80’e kadar şarj gerçekleştirebiliyor. 

Kapsamlı sürücü destek sistemleri paketiyle bağımsız araç güvenlik değerlendirme kuruluşu Euro NCAP tarafından ticari araçlar alanında Altın Ödüle layık bulunan Ford E-Transit’in sunduğu sürücü destek teknolojileri arasında Yaya Algılama özellikli Çarpışma Önleme Yardımı, Trafik Levha Tanıma özellikli Akıllı Adaptif Hız Kontrolü, Şerit Takip Uyarılı ve Yardımlı Kör Nokta Bilgi Sistemi, 360 derece kamera ve Geri Manevra Fren Desteği yer alıyor.

Mühendislik Sigortaları Hayati Önem Taşıyor

2000 yılından bu yana sektörüne farklı bir bakış açısı getirmiş, profesyonel kadrosu ve bilinçli yaklaşımı ile Türkiye’de lider acenteler arasına girmiş bir kuruluş olan Koçaslanlar Sigorta’nın Genel Müdürü Rasim Güngör, Mühendislik Sigortaları’nın önemi, teminatları ve güvencelerinden bahsetti.

Sigortacılık alanında tüm hizmetleri veren Koçaslanlar Sigorta, kaza branşı başta olmak üzere, Yangın Poliçeleri, Kefalet Sigortaları, Sorumluluk Poliçeleri, Mühendislik Sigortaları, Nakliyat Sigortaları, Bireysel Emeklilik, Sağlık ve Tarım Sigortaları ile kişi veya kurumların yaşam kalitelerini, onlardan gelen talepler dikkate alınarak yükseklere taşımak ve sürekliliğini sağlayacak ürün ve hizmetler sunmaktadır.

GELECEĞİ GÜVENCEYE ALIYOR

Mühendislik Sigortaları’nın işyerleri için öneminden bahseden Koçaslanlar Sigorta Genel Müdürü Rasim Güngör, “Mühendislik sigortaları, sektöre özel oluşturulmuş poliçe türleri arasında yer alan özelleştirilmiş kurumsal sigortalardır. Hayatımızın pek çok alanına etki eden ve sayısız sektörde görev alan mühendislik biçimleri, iş hayatı bağlamında pek çok risk unsuru ve maddi kayıp tehdidi içeriyor. Bu risklerden görülen zararın minimuma indirilmesi ve sermaye sahiplerinin kendisini güvenceye alması için mutlaka bir mühendislik sigortası yaptırması şarttır.” dedi. Mühendislik Sigortaları’nın işletmelerindeki makine ve elektronik cihazları ani ve beklenmedik olaylara karşı güvence altına aldığının altını çizen Güngör, “Elektrik elektronik, bilişim, yazılım, inşaat, endüstri, makine gibi mühendislik türleri, sorun yaşamaya oldukça açık sektörlerdir. Mühendisliğin aktif olarak kullanıldığı sektörlerde, geleceğin garanti altına alınması önem arz etmektedir. Yaşanabilecek kötü olayları düşünmek bile istemememize rağmen, başımıza geldiğinde neler yapacağımızı planlamamız gerekiyor. Tüm bu nedenlerden ötürü bu sektöre yatırım yapan kişiler için büyük avantajlar sunan mühendislik sigortalarını hayati önem taşımaktadır.” diye konuştu.

Mühendislik Sigortası çeşitleri hakkında konuşan Güngör, “Elektronik Cihaz Poliçesi, elektronik cihazların deneme devresinden sonra normal çalışır halde iken veya aynı işyerinde temizleme, bakım, revizyon ve yer değiştirme esnasında veya dururken, önceden bilinmeyen ani ve beklenmedik her türlü nedenlerle uğradığı zararları poliçede belirli koşullara bağlı olarak temin eden sigorta poliçesidir. Makine Kırılması Sigortaları, sigortalı makine ve tesisleri deneme devresinden sonra normal çalışır halde iken veya aynı iş yerinde temizleme, revizyon veya değiştirme esnasında veya dururken ani ve beklenmedik her türlü sebepten uğradığı zararları poliçede belirtilen koşullara bağlı olarak temin eden sigorta poliçesidir. İnşaat All Risk Sigortaları, inşaat öncesi, sırasında ve inşaat sonrası bakım sürecinde, sigorta konusunu teşkil eden değerlerin, poliçede belirtilen istisnalar dışında kalan, önceden bilinmeyen ve ani bir sebeple uğrayacağı zararları temin eder. Montaj All Risk Sigortaları ise, işletmede kullanılan makinelerin montajı sırasında, poliçede belirtilen istisnalar dışında kalan, beklenmedik ve ani bir nedenle meydana gelebilecek maddi zararları kapsar.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Mercedes-Benz Türk PEP’23 başvuruları başladı

Mercedes-Benz Türk PEP’23 başvuruları başladı

  • Mercedes-Benz Türk’ün, üniversitelerde okuyan gençlerin profesyonel hayata hazırlanmasını sağlamak amacıyla 2002 yılından bu yana sürdürdüğü “PEP” uzun dönem staj programına başvurular başladı.
  • Üniversite öğrencilerinin, yeni mezunların, genç profesyonellerin ve profesyonellerin verdiği oylarla “en beğenilen yetenek programı” seçilen PEP için başvurular 15 Ocak 2023 – 15 Mart 2023 tarihleri arasında https://bit.ly/PepBasvurulari adresinden yapılabiliyor.

Mercedes-Benz, 2002 yılından günümüze üniversite son sınıf öğrencilerine ve yüksek lisans öğrenimi gören öğrencilere yönelik “PEP” (Professional Experience Program) adını verdiği uzun dönem staj programını yürütüyor. PEP kapsamında öğrenciler, değerlendirme merkezi uygulaması ve envanter değerlendirmeleri ile ilgi duydukları ve başarılı olabilecekleri alanlarda yarı zamanlı çalışma imkânı elde ediyor. PEP takımında yer alan stajyerler, 11 ay süren stajları süresince, kendilerine verilen projeler ile yeteneklerini ortaya koyma fırsatını buluyor ve iş hayatıyla ilgili özel deneyimler kazanıyor. Mezuniyetlerinden sonra ise, şirketin seçme ve yerleştirme sürecinin aranan adayları olarak Mercedes-Benz kadrosunda yer alma fırsatını elde ediyorlar.

PEP kapsamında yer alan öğrenciler, yaz aylarında tam zamanlı, öğrenim gördükleri sömestre zamanlarında ise 3 gün devam koşulu ile; Üretim, Satış-Pazarlama, AR-GE, Satış Sonrası Hizmetler, Bilgi Teknolojileri (IT) ve diğer departmanlarda (Finans, Muhasebe, Controlling, İnsan Kaynakları, Satınalma, Kurumsal İletişim) görev alıyor.

Üniversitelerin son sınıflarında öğrenim gören, en az bir yabancı dile hakim, Mercedes-Benz’in uyguladığı seçim süreçlerinde başarılı olan adaylardan oluşan PEP takımı, uzun vadede şirkette oluşacak yeni mezun istihdamı için uygun pozisyonlarda değerlendirilmek üzere öncelikli aday havuzunu da oluşturuyor. Mercedes-Benz Türk PEP takımında yer alan stajyerler, 11 aylık stajları süresinde, kendilerine verilen projeler ile yeteneklerini ortaya koyma fırsatı yakalarken kariyer yolculuklarında çeşitli deneyimler edinme imkânına sahip oluyor.

Mercedes-Benz’in uzun yıllardır devam eden staj programına katılacak stajyerler, yöneticilerinin rehberliğinde gerçekleştirecekleri projelerle teorik eğitimlerini pratik hayatta uygulama fırsatını buluyor. Mercedes-Benz’in sağlam dijital alt yapısı sayesinde sunulan bu program çerçevesinde; vaka çalışmaları, mentorluk oturumları, kariyer sohbetleri ve proje sunumları gibi birçok faaliyet gerçekleştiriliyor.

PEP (Professional Experience Program) uzun dönem staj programının başvuru değerlendirme koşulları şu şekilde:

  • 4 yıllık bir üniversitede öğrenim görüyor olmak veya yüksek lisans öğrencisi olmak.
  • Lisans/yüksek lisans programlarından gelecek 1 yıl içerisinde mezun olabilecek durumda olmak.
  • En az bir yabancı dili (İngilizce ve/veya Almanca) çok iyi seviyede kullanıyor olmak.
  • Gerçekleştirilecek mülakat, test ve değerlendirme merkezi uygulamalarında başarılı olmak.

Borusan Lojistik 4. Kez Yılın En İtibarlı Lojistik Şirketi Seçildi!

Borusan Lojistik, Marketing Türkiye ve AKADEMETRE iş birliğiyle düzenlenen ve pazarlama sektörünün en önemli standartlarından biri olarak kabul edilen “The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri”nde, lojistik kategorisinde Yılın İtibarlısı seçildi. Kendi sektöründe finale kalan 3 marka için yapılan halk oylaması sonucunda 2022 yılında itibarını en çok artıran marka seçilen Borusan Lojistik, bu ödülü 4. kez almış oldu. Borusan Lojistik Genel Müdürü Serdar Erçal ödül gecesinde yaptığı konuşmada, paydaşlarına teknolojik çözümler sunan bir lojistik ve teknoloji şirketi olmalarının yanında, sürdürülebilirlik çalışmalarıyla da fark yarattıklarını ve ödüle layık görüldüklerini aktardı.

Borusan Grup şirketlerinden Borusan Lojistik, Marketing Türkiye ve AKADEMETRE iş birliğiyle düzenlenen ve pazarlama sektörünün en önemli organizasyonlarından biri olarak kabul edilen “The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri”nde, lojistik kategorisinde Yılın İtibarlısı seçildi. 2022 yılı içinde itibarını en çok artıran markaların halk oylamasıyla belirlendiği ve bu başarıya ortak olan paydaşların da ödüllendirildiği gecede Borusan Lojistik ödülünü çalıştığı PR, reklam, medya planlama ve dijital ajanslarıyla birlikte aldı. 

“Sektörün yeşil oyuncusu olmaya kararlıyız”

19 Ocak Perşembe tarihinde düzenlenen ödül gecesinde konuşan Borusan Lojistik Genel Müdürü Serdar Erçal, “Borusan Lojistik olarak ticari faaliyetlerimiz kadar, sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarımızı da çok önemsiyoruz. Bu çalışmalarımızı Borusan Holding ile birlikte iklim, insan ve inovasyon başlıkları altında yönetiyoruz. Sektörümüzdeki ciddi miktarlardaki karbondioksit salınımı nedeniyle iklim tarafında önümüzde uzun bir yol var. Ancak biz bu sektörün yeşil oyuncusu olmaya kararlıyız. Bugüne kadar yaptığımız taşımalar için her 10 taşımaya karşılık bir ağaç diktik. Günümüzde 600 binden fazla olmak üzere kendimize ait ağacımızın olduğu ormanlarımız var” dedi.  İnovasyon tarafında ise sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın da önde gelen dijital lojistik platformlarından biri olduklarını belirten Erçal, şirketin toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki çalışmalarına da değinerek “İnsan boyutunda Borusan Holding ile birlikte Geleceğe İz Bırak çerçevesinde, sadece kadın-erkek eşitliği değil hayatın her alanında eşitliği ön plana çıkarmaya çalışıyoruz. Bu organizasyonda 4. kez ödül alıyoruz ve çalışmalarımızın yansımasını görüyoruz. Gururluyuz, tüm paydaşlarımız ile ajanslarımıza çok teşekkür ederiz” şeklinde konuştu. 

Hem lojistik hem teknoloji şirketi

Borusan Lojistik güçlü finansal yapısı, etkin yönetimi ve kurumsal altyapısıyla kısa zamanda sektörün lider markalarından biri olarak konumlandı. Lojistik sektöründe en iyi müşteri deneyimini sunma hedefiyle faaliyetlerini yürüten şirket, aynı zamanda bir teknoloji şirketi olarak da paydaşları için özel çözümler sunan dijital platformlar geliştiriyor. Bu kapsamda uluslararası kara taşımacılığı hizmetleri arasına yeni eklediği B-Yol projesiyle e-ticaret lojistik hizmetlerini başlatan Borusan Lojistik, Türk ihracatçısının ürünlerini Almanya ve İngiltere’ye taşıyor. Şirketin mobil uygulaması eTA Platformu, yurt içinde yükünü taşıtmak isteyen firmalara en uygun aracı 45 dakika içinde buluyor, Yük taşıyan tır ve kamyon sahipleri de garajlara gitmeye gerek duymadan, eTA Mobil uygulama sayesinde aracına uygun tüm nakliye işlerini anında görebiliyor. Borusan Lojistik’in yeni teslimat modeli Bukoli ise, 47 ilde 4800 teslimat noktasıyla öne çıkıyor.  Bu doğrultuda müşteriler, online alışverişlerinde siparişlerini teslim almak için esnaflardan oluşan Bukoli noktalarını seçebiliyorlar.

Ford Trucks’ın Avrupa’daki Yeni Çağrı Merkezi 24/7 Assistance oldu

Ağır ticari araç endüstrisinin global markası Ford Trucks, tüm Avrupa’da hizmet verecek yeni çağrı merkezi için 24/7 Assistance ile anlaştı. Ford Trucks’ın bu iş birliğiyle hizmet ağını büyütmesi, müşterilerine çok daha profesyonel ve çok daha kaliteli bir hizmet sunması hedefleniyor.

Ford’un tek ağır ticari markası Ford Trucks, Avrupa pazarındaki çağrı merkezini değiştirdi. Ford Trucks hem hizmet ağını büyütmek hem de müşterilerine çok daha profesyonel ve kaliteli hizmet sunmak için, Avrupa’nın en iyi firmalarından biri olan 24/7 Assistance ile anlaştı.  

Ford Trucks ile 24/7 Assistance arasında varılan anlaşmayla şu anda faaliyet gösteren mevcut yol yardım ve çekici hizmetlerinin kapsamının ve hizmet kalitesinin iyileştirilmesinin yanı sıra ek hizmetlerin de duyurulması amaçlanıyor. Bu kapsamda Avrupa’da hizmet verecek yeni hizmet numarası devreye alındı. 

Ford Trucks, Avrupa’daki büyümesini sürdürüyor

Ford Trucks, kamyon üretimindeki 60 yıllık tecrübesini ve uzmanlığını ürün geliştirme yetenekleriyle birleştirerek Avrupa’daki büyümesini sürdürüyor.

Ford Trucks, Batı Avrupa’nın yanı sıra Orta ve Doğu Avrupa’daki genişlemesini tamamladı ve bu yılın sonunda 46 ülkeye ulaştı, 2024 itibarıyla da 50 ülkede hizmet sunmayı hedefliyor. Kısa süre önce Avusturya pazarına girerek küresel genişlemesini sürdüren, 2024 yılına kadar da Kuzey Avrupa pazarına girecek olan Ford Trucks’ın büyümesi aynı hızla devam edecek. 

24/7 Assistance International Çağrı Merkezi İletişim Bilgileri:

Telefon: 00 800 600 500 60

Yedek numara: +49 7333 803 3673

Otonom Otobüs Platformu için Tercih; 
Otokar e-Centro

Türkiye’nin lider otobüs markası Otokar, otonom teknolojileri alanında bir ilke daha imza atıyor. Haritasız otonom sürüş teknolojileri konusunda uzman olan Imagry şirketi, İsrail’de devreye alınacak yeni otonom araç projesi için Otokar’ın elektrikli otobüsü e-Centro’yu tercih etti. Proje kapsamında Imagry’nin geliştirdiği otonom sürüş platformu (AD) Otokar e-Centro üzerinde uygulanacak ve bu otonom araçlar İsrail’de iki farklı yerde toplu taşımacılıkta kullanılacak.

Türkiye’nin ilklerine imza atmış öncü otomotiv markası Otokar, otonom (sürücüsüz) araçlar alanında uluslararası projelerde yer alıyor. Toplu ulaşımda gelecek beklentileri doğrultusunda geliştirilen ve satışa sunulduğu günden itibaren hem yurt içinde hem de yurt dışında büyük beğeni toplayan 6.6 metre uzunluğundaki elektrikli otobüsü e-CENTRO, şimdi de İsrail toplu taşımacılığında kullanılacak. Haritasız otonom sürüş teknolojisinin geliştiricisi olan Imagry şirketi, yakın zamanda İsrail’deki iki ayrı pilot programda devreye alınacak yapay zeka çözümü için araç platformu olarak e-Centro’yu tercih etti. 

İlk otonom e-Centro bu ay İsrail’in en büyük tıp merkezinde hizmete başlayacak, ikincisi ise birkaç ay içinde Nahariya şehir içi taşımacılıkta hizmete alınacak. Her iki araç da İsrail’in önde gelen toplu taşıma firması Nateev Express tarafından kullanılacak. Bu iki pilot program sayesinde şehir halkı ilk defa otonom sürüşü bireysel olarak deneyimleme imkanı bulacaklar. 

Otokar’ın 2022 yılında pazara sunduğu, modern görüntüsü ve elektrikli olmasıyla dikkat çeken e-Centro aracı, bu projede yüksek menzili ve benzersiz verimliliğiyle ön plana çıktı. Aracın geniş ve ferah iç hacmi; sabit, katlanır koltuklar ve tekerlekli sandalye alanı ile sınıfının en yüksek yolcu kapasitesine sahip olması tercih sebebi oldu. İsrail dahil 60’a yakın ülkede araçları kullanılan Otokar, bu proje ile otobüs alanındaki yetkinliğini bir kez daha vurguladı. 

Imagry’nin geliştirdiği yazılım sayesinde mevcut sürüş koşullarına bağlı olarak karmaşık sürüş kararlarını anında vermek için gerçek zamanlı bir video akışını yakalayan ve tanıyan bir ağ ile en son teknolojiyi birleştiriyor. Bu sayede, haritasız bir çözüm sunuyor, yani sürüş önceden öğrenilmiş coğrafi alanlarla sınırlı kalmıyor.

Renault Trucks Türkiye, 2022 yılını ithal ürünler arasında lider olarak tamamladı 

Renault Trucks Türkiye, son yılların en yüksek başarısını sağlayarak hem çekici hem de 16 ton üzeri segmentinde 2022’yi ithal ürünler arasında lider olarak tamamladı. 

Türkiye ağır ticari araçlar pazarının gerçek hacmine dönmeye başladığı 2022 yılında, Renault Trucks, pazarın üstünde bir büyüme ile hedeflerini gerçekleştirdi. Renault Trucks, Türkiye ağır ticari araçlar sektöründe son beş yılda satış hacmini en hızlı arttıran marka olarak 2022’yi ithal kamyon ve çekici segmentinde liderlikle tamamladı. 

Küresel ekonomiden kaynaklanan dalgalanmalar, jeopolitik gerginlikler, tedarik zincirindeki zorluklar, ham madde maliyetlerindeki artış gibi olumsuzlukların tüm dünyada ticari araçlar sektörünü etkilediğine değinen Renault Trucks Türkiye Başkanı Sebastien Delepine; “2022, ticari araçlar sektöründe elektromobilite ve dijitalleşme anlamında dönüm noktasıyken tüm üreticilerin, özellikle tedarik zinciri yönetimindeki engellerle mücadele ettiği bir yıl oldu. Tüm bu zorluklara rağmen Renault Trucks olarak globalde başarılı bir yıla imza attık. Türkiye ticari araçlar pazarı ise çok büyük bir ivme kazanarak hacim anlamında Avrupa’nın dördüncü pazarı olmayı başardı. 2017-2018’de Türkiye’de daralan ve zorlaşan pazar, çok büyük bir artış ile 2022’de normal seviyelerine gelmeye başladı ki bizce Türkiye 16 ton üzeri ticari araçlar pazarının olması gereken yer, 32.000 araç hacmiyle aslında tam olarak da burası” diye belirtti. 

2022 yılı, tablomuzda altın yılımız olarak yer aldı 

Sebastien Delepine, 2022 yılında Renault Trucks Türkiye olarak farklı başarılara imza attıklarının altını çizdi; “Türkiye, büyüyen bir pazar olsa da pek çok zorluğu aşarak rekor araç satışları elde ettik ve pazarın üzerinde büyüme gösterdik. Türkiye’de hem 16 ton üzeri hem de çekici segmentinde, ithal araç üreticileri arasında lider olduk. Satış sonrası hizmetlerde rekor seviyede performans gösterdik. Renault Trucks Finansal Hizmetler ise 2022’de en iyi performansını sergiledi. Tüm bunlarla doğru orantılı olarak en yüksek müşteri memnuniyetini sağladık ve böylece altın bir yılı geride bıraktık. Öte yandan bu başarıyı geride bırakılan olarak değil, bir dönemin başlangıcı şeklinde görüyoruz.” 

Türkiye ağır ticari araçlar pazarındaki gelişmelerin detaylarına değinen Renault Trucks Bayi Ağı Ticari Direktörü Özgür Fırat; “Genel olarak pazara baktığımızda 6 ton üzeri segment, bir önceki yıla göre yüzde 23 büyüme göstererek 37.780 adetlik araç satış rakamlarına yaklaştı.16 ton pazarı ise uzun yıllar sonra 30.000 rakamını aştı ve bir önceki yıla göre yüzde 25 büyüyerek 32.000 adetlere yaklaştı. 16 ton pazarındaki bu adetlerde çekici satışları ise yüzde 73 oranını temsil ediyor. Yani 2020’den bu yana uluslararası lojistiğin gelişimine paralel olarak çekici satışlarının artma trendi devam etti ve bir önceki yıla göre yüzde 33 büyüyen bir çekici pazarı gerçekleşti” dedi. 

Renault Trucks, Türkiye’de 25.yılına başarılarla başlıyor 

Renault Trucks Türkiye, 2022’de gerçekleştirdiği 2.430 araç satışı adedi ile Türkiye’de 25.yılına rekor bir başlangıç yapıyor. Ürün ve hizmet sundukları 6 ton, 16 ton üzeri ve çekici segmentleri olmak üzere üç alanda da pazar paylarını arttırdıklarını belirten Özgür Fırat; “16 ton ticari araçlar alanında, yüzde 7.1’lik pazar payı ile ithal markalar arasında birinci olduk. Çekici segmentinde de aynı başarıyı tekrar ettirdik ve yüzde 8.6 pazar payı ile yine ithal markalar arasında lider konuma geldik. Adet olarak baktığımızda 6 ton, çekici ve 16 ton pazarlarında satışlarımızı adetsel olarak ortalama yüzde 35 artırarak her segmentte pazarın büyüme hızından fazla gelişim gösterdik” şeklinde açıkladı. 

Türkiye pazarında odak noktamız, tüm ürün gamımız 

Renault Trucks, 2022 yılına yeni T,C,K EVO serisi araçlarını sunarak hızlı bir giriş yapmıştı. Yeni T, T High, C ve K EVO serileri, yakıt verimliliği, güvenilirlik, dayanıklılık, maksimum çalışma süresi gibi önemli özellikleri ile Türkiye’de de büyük talep gördü. Özgür Fırat açıklamasında; “Bu araçlarımız ile uluslararası lojistik, yurt içi taşımacılık, ağır yük ve proje taşımacılığı, inşaat, altyapı ve maden uygulamalarının beklenti ve ihtiyaçlarını en ideal şekilde karşılayan bir ürün gamı sunduk. Geçmişte sadece çekici segmentine odaklanırken artık tüm ürün gamımız ile Türkiye’de varlığımızı arttırıyoruz. 2022’de Renault Trucks D serimiz ile yurt içi ve şehir içi dağıtım görevlerine ağırlık verdik. D serisiyle daha önce çok odaklanmadığımız perakende alanında temas ettiğimiz müşteri sayısını yükselterek D serisinin bilinirliğini arttırdık. Tüm segmentleri kapsayan bu iş planımız, başarılarımızın katlanmasını sağladı” dedi. 

Turbo Compound, 2023 yılının temel argümanlarından biri olacak

Renault Trucks, yakıt tüketimi ve CO2 emisyonlarını daha da düşürmek üzere T, T High, C ve K serilerini yeni DE11 ve DE13 motorlarla donatıyor. Turbo Compound araçlarının satışına 2022 yılı sonu itibariyle başladıklarını belirten Özgür Fırat; “Turbo Compound ile bir önceki seriye göre yüzde 10’a varan yakıt tasarrufu ve aynı şekilde daha az CO2 salınımı sağlayabiliyoruz. Turbo Compound teknolojisi, 2023 yılında konsantre olacağımız temel argümanlarımızdan biri olacak. Bir diğer önemli ürünümüz ise Prestige. Yine 2022 yılı sonunda, yüksek konfor ve performans sağlayan özel tasarım Prestige modelimizi müşterilerimize sunduk ve çok olumlu geri bildirimler aldık. Yüksek donanımı ile üst düzey bir sürüş konforu sunan Prestige, aynı zamanda Turbo Compound teknolojisi ile yakıt tasarrufu açısından da cazip bir ürün” diye ekledi.  

Bu başarının arkasında bayi ağı teşkilatımızın gücü gözardı edilemez 

Renault Trucks Türkiye olarak bayi ağımızı güçlendirmek her zaman önceliğimizdi diyen Özgür Fırat; “Türkiye’de yaygın bir satış ve servis ağına eriştik. 17 noktada olan servis hizmetlerimizi 2023’de 19 noktaya ulaştırmayı planlıyoruz. Ayrıca Gürcistan’daki iş ortağımızla Azerbaycan ve Ermenistan için anlaştık ve buralarda da yapılanmamız olacak. Sadece yeni yatırımcılarla değil mevcut bayilerimizle de büyüyoruz. Hem yeni illere, hem de mevcut tesislere yapılan yatırımlar, markamıza olan güveni gösteriyor” şeklinde açıkladı.

Başarılarımız, şans değil  

Sebastien Delepine; “Son derece profesyonel, kararlı, müşteri odaklı Renault Trucks iş ortakları ile son yıllarda büyümeye devam eden bayi ağımız sayesinde dinamik ekip çalışması ve işbirliği, bizi başarıya götürdü. Pazar kapsamımızı artırmaya devam ettik. İkinci El Kamyon satışlarımızın da bu pazar kapsamında önemli bir rol oynadığını ve bu yıl çok iyi sonuçlar elde ettiğini belirtmemiz gerekir. T, C, K EVO ve D serisi  araçlarımızın pazar ve müşterilerimiz tarafından gördüğü ilgi, ürün yelpazemizi çeşitliliği, müşteri portföyümüzü genişletmemiz başarılarımızı katladı. Müşteri çözümlerimizi geliştirerek müşterilerimizin toplam sahip olma maliyetini optimize eden müşteri çözümleri sunduk” diye belirtti. 

2023’te pazarın büyüklüğünü talepten çok arz belirleyecek  

Sebastien Delepine son olarak 2023’te müşteri memnuniyetine daha da fazla odaklanacaklarının altını çizdi; “Yakıt verimliliğinde son teknoloji olan yeni Turbo Compound araçlar ve çalışma süresini iyileştirmek için yeni çözümlerle 360 derecelik bir yaklaşım sunarak müşterilerimize en ideal iş çözümlerini sağlamaya devam edeceğiz.”

2023 yılında da talep artışının devam edeceğini öngördüklerini paylaşan Sebastien Delepine; “2023, karmaşık bir makro ekonomik ortamda zorlu bir yıl olabilir. Sektör, tedarik zinciri türbülansından etkilenmeye devam edecek diye düşünüyoruz ancak Türkiye pazarı için olumluyuz. 2023 yılında, 2022 yılına paralel bir pazar öngörüyoruz. 2023, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100 yılını, Renault Trucks’ın ise Türkiye ile ortak tarihinin 25. yılını kutlayacağımız için bizim için özel bir yıl olacak” şeklinde belirtti. 

- Advertisement -

Çok Okunan Haberler