Ana Sayfa Blog Sayfa 134

Mercedes-Benz Vito yenilendi

Der neue Mercedes-Benz Vito Tourer – Interieur, PRO Line, Sitze Caluma-Stoff, neuesInfotainmentsystem Audio 40, 7-Zoll-Touchscreen // The new Mercedes-Benz Vito Tourer – Interior, PRO Line, steats caluma fabric, new infotainment system Audio 40, 7-inch touchscreen

Mercedes-Benz Vito, satışa sunulduğu günden bu yana 9 kişilik araç dünyasına yön veriyor. İspanya’da üretilen Vito’nun üçüncü nesli 2014 yılının sonbaharında satışa sunuldu ve o tarihten günümüze 530.000 adet satıldı. Mercedes-Benz Vito çok yönlü kullanım özellikleriyle gerek farklı ölçeklerde işletmelerin en iyi mesai arkadaşı gerekse de geniş ailelerin en iyi yol arkadaşı oldu.

  • Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar, Türkiye’de son 5 yılın 9 kişilik araç sınıfı lideri Vito modelini yeniliyor.
  • AIRMATIC havalı süspansiyon, 9G-TRONIC otomatik şanzıman ve 239 HP’lik yeni güç seviyesi gibi özelliklerle yeni Mercedes-Benz Vito’nun 2020’nin üçüncü çeyreğinde Türkiye’de satışa sunulması planlanıyor.

Yeni dört silindirli turbo dizel motor ailesinden OM 654, yüksek verimlilik seviyesiyle performansı ve yakıt ekonomisini bir arada sunuyor. Havalı süspansiyon AIRMATIC daha konforlu bir sürüş sunarken, DISTRONIC ve Aktif Fren Yardımcısı gibi sürüş yardımcıları güvenliğe katkı sağlıyor. Mevcut duruma göre bir ileri seviyeye taşınan geri görüş kamerası, dijital iç dikiz aynası, yeni bilgi-eğlence sistemi ve daha kaliteli iç mekan sürüş konforunu desteklerken; yeni ön ızgara aracın tasarımını daha modern bir seviyeye getiriyor.

Güçlü ve yüksek verimlilik seviyesine sahip dokuz farklı motor seçeneği

Yenilenmeyle birlikte tüm arkadan itişli Mercedes-Benz Vito versiyonları, verimlilik ve emisyon açısından optimize edilmiş, tamamen Mercedes-Benz teknolojisi ile üretilen, OM 654 kodlu dört silindirli 2.0 litrelik turbo dizel motorla sunuluyor. Dört farklı güç versiyonu ile sunulan motor, giriş seviyesinde 136 HP (100 kW) güç ve 330 Nm tork (Yakıt tüketimi karma 6,6-5,8 lt/100 km, CO2 emisyonu karma 173-154 gr/km) değerine sahip Vito 114 CDI olarak adlandırılıyor. Bir üst seviyede 163 HP (120 kW) güç ve 380 Nm tork (Yakıt tüketimi karma 6,4-5,8 lt/100 km, CO2 emisyonu karma 169-156 gr/km) değerine sahip Vito 116 CDI var. En üstte ise 190 HP (140 kW) güç ve 440 Nm tork (Yakıt tüketimi karma 6,4-5,8 lt/100 km, CO2 emisyonu karma 169-154 gr/km) değerine sahip Vito 119 CDI bulunuyor.

Buna ilave olarak yeni nesil ile birlikte sınıfının en güçlü motoru Vito 124 CDI da sunuluyor. Bu motor seçeneği, 239 HP (176 kW) güç ve 500 Nm tork (Yakıt tüketimi karma 6,4-6,3 lt/100 km, CO2 emisyonu karma 168-166 gr/km) üretiyor. Hızlanma anında mevcut 500 Nm’ye ek olarak 30 Nm “Overtorque” devreye giriyor. Vito 124 CDI, 0’dan 100 km/s hıza 7,9 saniyede ulaşıyor ve 210 km/s maksimum hız yapıyor.

Yeni OM 654 motor nesli, OM 651 ile kıyaslandığında çok daha verimli ve çevre dostu. Ayrıca daha sessiz ve daha titreşimsiz bir sürüş sunuyor. Alüminyum gövde ve çelik pistonlu kombinasyon, kademeli yanma işlemi ve sürtünmeyi azaltmaya yönelik silindir yatağı kaplaması NANOSLIDE ve motora yakın egzoz gazı arındırma sistemi gibi gelişmiş teknolojilerle yakıt tüketimini düşürürken, bir başka açıdan emisyonları azaltmaya yardımcı oluyor. Motora yakın konumu sayesinde egzoz gazı arındırma sistemi az ısı kaybıyla en uygun çalışma koşullarında görevini yerine getirebiliyor. Tüm bu gelişmeler ile birlikte; örneğin Vito 119 CDI versiyonunda eski versiyona göre yüzde 13 yakıt tasarrufu sağlanabiliyor.

Konfor ve verimliliği arttıran 9G-TRONIC otomatik şanzıman

Tüm arkadan itişli Vito versiyonlarında 9G-TRONIC otomatik şanzıman sunuluyor. Bugüne kadar sadece Vito Tourer versiyonlarında bulunan yüksek verimlilik seviyesine sahip tork konvertörlü otomatik şanzıman, 7G-TRONIC’in yerini alıyor. Sürücü, DYNAMIC SELECT seçim düğmesi üzerinden “Konfor” ve “Spor” sürüş modlarından birini seçerek vites değişim zamanını ayarlayabiliyor. Sürücü ayrıca “Manuel” modu seçerek direksiyon üzerindeki kulakçıklarla manuel olarak da vites değiştirebiliyor.

AIRMATIC havalı süspansiyon ile ister sportif, ister konforlu

Ekim 2020 itibarıyla ilk kez Vito modelinde sunulacak olan AIRMATIC havalı süspansiyon, kendini yol ve sürüş şartlarına uyarlıyor. Artırılan yerden yükseklik sayesinde sürüş konforu dalgalı yol yüzeylerinde de korunuyor. Sistem, sürüş ve yol koşuluna bağlı olarak her bir tekerlekte kendini bağımsız olarak ayarlıyor. Bu, sönümleme ve basma olmak üzere iki adet bağımsız supap sayesinde son derece hızlı gerçekleşiyor.

Sürücü, DYNAMIC SELECT seçim düğmesi üzerinden üç farklı sürüş modundan birini seçebiliyor. 30 km/s hıza kadar normal sürüş seyrinde 35 mm kadar yükselen Vito, daha yüksek hızlarda normal yükseklik seviyesine geriliyor. Konfor modunda standart yüksekliğini koruyan Vito, aracın 110 km/s ve üzerinde hızlara çıkmasıyla tüketimi dengelemek için 10 mm kadar alçalıyor. Sport sürüş modunda araç hızından bağımsız olarak Vito 10 mm alçalıyor. Ayrıca seçilen sürüş programından bağımsız olarak pnömatik yükseklik ayarı tam otomatik ve yük durumuna göre de çalışıyor. Bu aynı zamanda römorklu kullanımda da daha sabit bir sürüş sağlıyor.

Güvenlik ve sürüş yardım sistemleri

Aktif Fren Yardımcısı, DISTRONIC ve dijital iç dikiz aynası gibi özelliklerin eklenmesiyle daha önce 10 adet olan güvenlik ve sürüş yardım sistemi sayısı 13 adede ulaşıyor. Vito böylece sınıfının en güvenli aracı olma geleneğini sürdürmeye devam ediyor. Vito’nun kapalı kasa versiyonu hava yastıkları ve sürücü ve ön yolcu için emniyet kemeri uyarısını standart olarak sunan ilk ticari araç oluyor. Vito ayrıca Yan Rüzgâr Yardımcısı ve dikkat dağınıklığı yardımcısı ATTENTION ASSIST’i bundan beş yıl önce sunarak sınıfının güvenlik standartlarını yeniden tanımlamıştı.

Aktif Fren Yardımcısı ve DISTRONIC

Yeni Aktif Fren Yardımcısı öndeki araç ile olası bir çarpışma riskini algılıyor. Sistem önce görsel ve işitsel bir uyarı ile sürücüyü uyarıyor. Sürücünün tepki vermesi halinde sistem fren desteği ile sürücüyü destekliyor. Ancak sürücünün tepki vermemesi halinde sistem aktif fren manevrası uyguluyor. Sistem ayrıca şehir içi trafiğinde hareketsiz nesneleri ve yoldan karşıya geçen yayaları da algılıyor.

Vito’da ilk kez kullanıma sunulan DISTRONIC, bir aktif takip yardımcısı. Sistem sürücü tarafından belirlenen mesafeyi koruyarak öndeki aracı takip ediyor ve sürücüyü otoyol veya dur-kalk trafikte önemli oranda rahatlatıyor. Öndeki araç ile güvenli takip mesafesini korumak üzere çalışan sistem, kendi kendine hızlanıyor veya yumuşak bir şekilde fren yapıyor. Sert bir fren manevrası algılayan sistem önce sürücüyü görsel ve işitsel olarak uyarıyor ve ardından otonom olarak fren yapıyor.

Her zaman arkayı rahatlıkla gösteren dijital ayna

Yeni Vito, dijital ayna özelliği ile sürücünün hayatını kolaylaştırmaya devam ediyor. Sistem, arka camdaki HDR kameranın yakalamış olduğu görüntüyü geleneksel bir dikiz aynası olarak da kullanılabilen iç dikiz aynasına aktarıyor. Böylece sürücü, Vito’nun arkası tavana kadar yüklü bile olsa iç dikiz aynasından arkayı görebiliyor. Ayrıca camın iç kısmına monte edilen kamera, geleneksel bir dikiz aynasına kıyasla iki kat daha geniş bir görüş açısı sunuyor. Yüksek çözünürlüklü kamera, kapalı garaj gibi yerler dışında yağmurlu havalarda da net bir görüntü sağlıyor ve bu görüntüyü 1.600 x 320 Pixel TFT-LCD ekrana aktarıyor. Sürücü tek bir düğme hareketiyle dilediği zaman geleneksel ayna ile dijital ayna arasında geçiş yapabiliyor.

Zengin eğlence çözümleri ve yeni görünüm

Yenilenen Vito’da sunulan bilgi-eğlence sistemlerinin de kapsamı genişliyor. Giriş seviyesinde Audio 10 dâhil yeni Vito’nun tüm radyo seçeneklerinde dijital radyo (DAB+) kullanıma sunuluyor. Böylece uzun yolda da radyo yayını net ve berrak bir şekilde dinlenebiliyor. Bunun dışında Audio 10’da Bluetooth üzerinden eller serbest telefon görüşmesi veya müzik aktarımı gibi fonksiyonlar da sunuluyor ve akıllı telefon USB girişi üzerinden şarj edilebiliyor.

Yeni bilgi-eğlence sistemi Audio 30 ve Audio 40 ile birlikte 7 inç dokunmatik ekran ile birlikte Apple CarPlay ve Android Auto akıllı telefon entegrasyonu devreye giriyor. Audio 40 versiyonunda ayrıca entegre navigasyon da ekran üzerinden yönetilebiliyor. Bunun dışında Audio 30 ve Audio 40 versiyonlar, 180° açılı geri görüş kamerasının ekranı olarak görev yapıyor.

Yeni ön ızgara ve daha kaliteli iç mekân

Mercedes-Benz Vito’nun karakteristik ve dinamik tasarımı yeniden yorumlandı. Yeni Vito, DISTRONIC ile Aktif Fren Yardımcısı gibi isteğe bağlı donanımlar veya gövde renginde ön tamponlarla bütünleşen tamamen yeni ön ızgarasıyla hemen fark ediliyor. Izgaranın ortasında konumlandırılan “Mercedes Yıldızı” üç adet siyah çıta tarafından çevreleniyor. Ayrıca tüm Vito versiyonlarında opsiyonel olarak tamamen krom bir ön ızgara da sunuluyor.

Yeni Vito’nun iç mekânı da güncellendi. Daha önce kullanılan “Tunja” kumaş yerini esnek bir yapı ve şık bir görünüm sunan “Caluma” kumaşa bırakıyor. Ön konsolun sol ve sağ ucunda sportif bir görünümü beraberinde getiren yeni türbin görünümlü havalandırma ızgaraları devreye giriyor. İsteğe bağlı olarak sunulan Krom Paket kapsamında sunulan Parlak Piyano Siyah orta konsol, kalite algısını daha da yükseltiyor. Söz konusu opsiyon ile birlikte havalandırma ızgaralarının çevresinde de krom uygulanıyor.

Yenilenen Renault Master Türkiye’de satışa sunuluyor

Tamamen yenilenen dış tasarımı ve binek otomobil konforu sunan iç mekanı ile Yeni Renault Master, panelvan ve kamyonet seçenekleri ile Türkiye’de hafif ticari müşterilerinin beğenisine sunuluyor.

Yeni Renault Master, daha güçlü ve dinamik ön tasarımı ile birlikte Renault hafif ticari ürün gamındaki diğer modellerle ortak bir görsel kimlik sunuyor. Renault tasarım kimliğini yansıtan C şeklindeki LED gündüz farları ve yükseltilmiş kaput seviyesi, Yeni Master’a güçlü bir görünüm kazandırıyor. Daha kaslı bir görünüme sahip yeni ön tampon ve krom çizgilerle detaylandırılmış yeni ön ızgara ise Yeni Master’ın modern görünümüne katkı sağlıyor.

Yeni Master, şık ve kullanışlı özellikleri sayesinde binek otomobiller ile benzer konfor sunuyor:

  • TFT yol bilgisayarı ile donatılmış yeni bir gösterge paneli,
  • Yeni görünümü ile kalite algısını yükselten yeni havalandırma kanalları,
  • Binek otomobil konforu yaratan yeni direksiyon ve vites topuzu,
  • Kullanıcı dostu ve modern yeni piyano tuş takımını içeren yeni orta konsol.

Acil Fren Destek Sistemi, Elektronik Denge Programı (ESP), Anti Patinaj Sistemi (ASR) ve Yokuş Kalkış Destek Sistemi gibi güvenlik ekipmanlarını standart olarak sunan Renault Master, ayrıca Yan Rüzgar Koruma Sistemi* gibi yeni sürüşe yardımcı destek sistemine de sahip.

Yeni Master, altı ileri manuel vites kutusu ile 2.3L dCi 145bg, 150bg ve 165bg olmak üzere üç farklı motor seçeneğine sahip: Zorlu ve engebeli yol şartlarına yönelik arkadan itiş ve şehir içi kullanıma uygun önden çekiş seçenekleri de Yeni Renault Master ile birlikte sunuluyor.

Yeni Renault Master, yeni nesil dizel motorları ile öne çıkıyor. Daha verimli ve emisyon normlarına uygun yeni 2.3L dCi motorlar, Euro 6d-TEMP / Euro VI standartlarına** uygun ve Twin Turbo teknolojisini içeriyor. 165 bg güç ve 385 Nm‘ye kadar tork sunan yeni dinamik motorlar, 5.8-8.1 l/100km ortalama yakıt tüketim değerleri ile dikkat çekiyor.

Yeni Renault Master’ın, hafif ticari araç müşterilerinin tüm ihtiyaçlarına yanıt vermek üzere panelvan versiyonunda 8, 9, 11, 13, 15 ve 17 molmak üzere 6 farklı yükleme kapasitesi bulunuyor. Kamyonet versiyonları ise tek ve çift kabin olmak üzere kısa ve uzun boyutları ile sunuluyor.

Yeni ‘Duman gri’ opak renk ise farklı bir seçenek olarak dikkat çekiyor.

Türkiye’de 1998 yılından bu yana pazarda olan Renault Master, yenilenen yüzü ile 158.000 TL’den başlayan fiyatlarla müşterileri ile buluşuyor.

Anadolu Isuzu Busworld’e geleceğin toplu ulaşım trendlerine göre tasarlanan dört aracıyla katılıyor

Türkiye’nin ticari araç üreticisi Anadolu Isuzu, 5-7 Mart 2020 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek Busworld Turkey 2020’ye dört aracıyla katılacak. Anadolu Isuzu; Novociti Life, Novo Lux ile ilk kez Busworld Türkiye’de sergilenecek olan Citiport 12 CNG ve Novociti Volt (Elektrikli) araçlarıyla geleceğin toplu ulaşım trendlerine ışık tutacak.

Otobüs endüstrisinin en eski ve en saygın fuarı olan uluslararası Busworld 5 Mart 2020 tarihinde İstanbul Fuar Merkezi’nde kapılarını açıyor. Türkiye’nin önde gelen ticari araç üreticilerinden Anadolu Isuzu, uluslararası otobüs endüstrisi ve yan sanayiini bir araya getirecek olan Busworld Turkey 2020’de dört aracıyla 4. Hall ve B-24 numaralı standında ziyaretçileriyle buluşacak. Busworld Turkey 2020’ye, yeni nesil, çevreci ve sıkıştırılmış doğal gaz ile çalışan Citiport 12 CNG, Novociti Life, Novo Lux ve elektrikli Novociti Volt araçlarıyla katılacak olan Anadolu Isuzu, Citiport 12 CNG ve Novociti Volt’un Türkiye’de ilk gösterimini fuarda gerçekleştirecek.

Citiport 12 CNG ve Novociti Volt ilk kez Busworld Türkiye’de sergilenecek

Anadolu Isuzu değişen pazar ihtiyaçları doğrultusunda geliştirdiği ve kısa sürede Avrupalı belediyelerin gözdesi olan Novociti Life’ı Busworld’de bir kez daha sektörle buluşturacak. Emisyon kurallarının gittikçe katılaştığı dünyada, 8 metre segmentinde yüzde 100 elektrikli olarak tasarlanan Novociti Volt da Anadolu Isuzu standında ziyaretçilerle buluşacak. Katılımcılar dizel Novociti Life ile aynı aracın elektrikli versiyonu Novociti Volt aracını yan yana karşılaştırma imkânını bulacaklar. Teknolojinin gelişimi ve gelecekteki araçlarını yakından tanıyacak olan kullanıcılar, aracın üzerindeki akıllı ulaşım sistemlerini de inceleme fırsatı bulacaklar.

İlk kez Busworld Turkey 2020’de sergilenecek olan Citiport 12 CNG, tüm dünya şehirlerinde düşük emisyon salınımı ve çevreye duyarlı araç kullanımının teşvik edilmesi çalışmaları doğrultusunda geliştirildi. CNG (Compressed Natural Gas – Sıkıştırılmış Doğal Gaz) sistemine sahip alt yapısıyla düşük tüketim ve çevre dostu olan Citiport 12 CNG, sıkıştırılmış gaz yakıt sistemiyle hem düşük işletim maliyetlerine sahip, hem de sıradan bir toplu ulaşım aracına göre çevreye verilen zararı azaltıyor. Anadolu Isuzu’nun ilk kez fuarda sergileyeceği bir başka model olan Novo Lux ise iç tasarımı ve standart olarak sunduğu donanımlar ile daha yüksek konfor sunuyor.

Mercedes-Benz Yeni Actros Türkiye’de

Mercedes-Benz Türk, en teknolojik kamyonu Yeni Actros ile ürün gamını yeniledi

  • Mercedes-Benz Türk’ün Aksaray Kamyon Fabrikası’nda üretilen Yeni Actros çekiciler; “Hepsi bir. O benzersiz.” sloganı ile Türkiye’de satışa sunuluyor.
  • Yeni Actros; teknoloji, ekonomi, güvenlik ve konfor konularında sektörde benzeri olmayan yenilikler sunuyor. MirrorCam ve Öngörülü Sürüş Sistemi gibi ileri teknolojik özellikleri sayesinde %6.3 yakıt ekonomisi sağlarken; Aktif Fren Asistanı 5 gibi rakipsiz güvenlik donanımları ve sunduğu eşsiz konfor ile hem sürücünün hem de araç sahibinin beklentilerinin üzerinde bir performans sağlıyor.
  • Yeni Actros’un üstün özellikleri ile donatılan Mercedes-Benz çekici ailesinin yeni üyeleri Actros 1845 LS, 1848 LS ve 1851 LS; artırılmış motor güçleriyle yüksek performans ve verimliliği bir arada sunuyor.

Mercedes-Benz Türk tarafından; Türkiye’de ilk defa 2008 yılında piyasaya sunulan ve 2010 yılında Aksaray Kamyon Fabrikası’nda üretimine başlanan Actros, Euro 6 motorlarla üretilmeye başlandığı 2016 yılından sonraki en büyük değişimini yaşıyor. Üstün yakıt ekonomisi ve eşsiz bir konfor sunan; örnek niteliğindeki güvenlik donanımları ve ileri teknolojik özellikler ile donatılan Yeni Actros çekiciler, “Hepsi bir. O benzersiz.” sloganıyla Türkiye’de satışa sunuluyor.

Mercedes-Benz Türk Kamyon Pazarlama ve Satış Direktörü Alper Kurt; “Mercedes-Benz Türk olarak, ürünlerimizi pazar ihtiyaçları doğrultusunda yeniliyoruz. Buna istinaden şimdiye kadarki en teknolojik kamyonumuz Yeni Actros ile yenilediğimiz ürün gamımızı ülkemize sunmaktan gurur duyuyoruz. Güvenlik, konfor ve düşük işletme maliyetleriyle Türkiye kamyon pazarında yıllardır tercih edilen Actros çekicilerimiz; 2020 itibarıyla yenilenen yüzü, yeni teknolojileri ve avantajlarıyla bir kez daha ‘En’leri ve ‘İlk’leri gerçekleştiriyor. Seri üretim kamyonlarda dünyada bir ilk olan, geleneksel yan aynaların yerini alan MirrorCam sayesinde; %1.3’e varan yakıt tasarrufu sağlıyoruz; ayrıca aracın ön ve arkasındaki kör nokta alanlarında ideal bir görüş sunuyoruz. Bir diğer teknolojimiz, Öngörülü Sürüş Sistemi sayesinde ise otoyollarda, şehirler arası ve şehir içi yollarda %5’e varan yakıt tasarrufu sağlıyoruz. Mesafe Kontrol ve Şerit Takip gibi ayrı güvenlik asistanlarının fonksiyonlarını eşsiz bir biçimde birleştiren Aktif Sürüş Asistanı sayesinde ise bugünden itibaren kısmi otonom sürüşü mümkün kılıyoruz. Farklı motor güçlerinde tasarruflu ve güvenilir Euro 6 motor seçeneklerini Powershift şanzımanlar ve optimize edilmiş arka aks tahvil oranları ile destekleyerek Yeni Actros ile bir kez daha standartları belirliyoruz. Milyonlarca kilometrelik zorlu testleri ardında bırakarak yollarla buluşan Yeni Actros çekicilerimizin geliştirilmesinde ve üretilmesinde emeği olan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyor; sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada kendi sektöründe ilk defa kullanılan kapsamları ile Yeni Actros ailesinin pazar liderliğimizi pekiştireceğine inanıyoruz.” dedi.

Yeni Actros ile çekici ailesi tamamen yenilendi

Sürücülerin yükünü hafifletmeyi aynı zamanda; daha hızlı ve daha güvenli bir karayolu taşımacılığını mümkün kılmayı hedefleyen Mercedes-Benz Türk, Yeni Actros ile birlikte çekici ailesini de tamamen yeniliyor. Yeni Actros çekici ailesi; yakıt ekonomisi, teknoloji, güvenlik ve konfor odaklı yapılan standart donanım değişiklikleri ile pazarda ön plana çıkıyor. Yapılan değişiklikler sonucu araçların motor güçleri ve performansları artırılırken; sahip oldukları MirrorCam ve Öngörülü Sürüş Sistemi gibi donanımları, Economy/Power sürüş programı ve optimize edilmiş arka aks tahvil oranları ile yakıt ekonomisi sağlanıyor. Aktif Fren Asistanı 5, LED Gündüz Sürüş Farı ve Elektronik Park Freni tüm Yeni Actros çekici ailesinde standart olarak sunuluyor.

  • Yurt içi kullanıma özel olarak tasarlanan Yeni Actros 1845 LS’de ayrıca; 570 litre yakıt tankı, ADR paketi, 2,3 metre genişliğinde çift yataklı StreamSpeace kabin, renkli ve dokunmatik ekran da standart donanımlar arasında yer alıyor. 450 beygir gücündeki motoru ile daha yüksek performans sunan araç; 2,53 tahvil oranı ile daha düşük yakıt tüketimi sağlıyor.
  • Yeni Actros 1848 LS, standart donanımları arasında yer alan; MirrorCam, Öngörülü Sürüş Sistemi, üst ve yan rüzgârlıklar sayesinde yakıt ekonomisine katkıda bulunuyor. 2,5 metre genişliğindeki çift yataklı, düz zemin StreamSpace sürücü kabininde bulunan; buzdolabı, ısıtmalı koltuk ve Multimedya Kokpit ile kullanıcıya konfor sunan araç; standart donanımı içinde yer alan 520 kW gücündeki retarderi, 480 beygir gücündeki motoru ve 1.000 litre yakıt tankı ile uzun yolda yüksek performanslı ve güvenli sürüş imkânı sunuyor.
  • Uluslararası taşımacılık sektörünün beklentilerini tam anlamıyla karşılayan Yeni Actros 1851 LS ise yeni çekici ailesinin en konforlu ve en donanımlı üyesi olarak pazardaki yerini alıyor. Çekici ailesinin en yüksek “GigaSpace” kabinine sahip olan araçta, 1848 LS’e ek olarak kabin içinde; park kliması, krom kaplamalı ve deri direksiyon, konforlu alt yatak minderi, elektrikli ve camlı Sunroof yer alırken; Xenón farlar, yan etek, elektrohidrolik kabin devirme ve aks yükü ölçüm cihazı da Yeni Actros 1851 LS’de standart olarak sunuluyor. Standart 1,150 litre yakıt tankı ile sunulan araç ayrıca; 510 beygir gücündeki motoru ve 2,41 tahvil oranı ile kullanıcıya performansı ve verimliliği yüksek bir sürüş sağlıyor.

Üstün yakıt ekonomisi sayesinde daha fazla verimlilik

Mercedes-Benz Yeni Actros’ta yan aynaların yerini alan MirrorCam teknolojisi, seri üretim kamyonlarda dünyada bir ilk olma özelliğini taşıyor. MirrorCam; kamyonlarda alışılagelmiş aynaların yerine, aracın iki yanına monte edilen aerodinamik tasarıma sahip kameralardan ve kabin içerisinde yer alan A sütunlarına entegre 15,2 inçlik (38,6 cm)  ekranlardan oluşuyor. Geniş açılı kameralar ve yüksek çözünürlüklü ekranlar, aynalara kıyasla çok daha geniş bir görüş alanı sunuyor. MirrorCam, gece görüş özelliğine ek olarak; kamera görüntüsünün otomatik hareket ettirilmesini sağlayarak manevra yaparken, dönüşte ve şerit değişiminde daha fazla emniyet sunuyor. Otomatik ve manuel ayarlanabilen ekran parlaklığının yanı sıra ısıtmalı kamerası sayesinde kötü hava koşullarında da üstün bir görüş imkânı sunuyor. Sahip olduğu aerodinamik tasarımı ile hava direncini düşüren MirrorCam, bu sayede %1.3’e varan yakıt tasarrufu da sağlıyor.

Yolun topoğrafyasını önceden algılayarak aracın hızını ve vites geçişlerini hassas bir şekilde ayarlayan Öngörülü Sürüş Sistemi ise; otoyollarda, şehirler arası ve şehir içi yollarda %5’e varan yakıt tasarrufu sağlıyor. Sistem ayrıca gereksiz fren, hızlanma ve hatta vites değişiminin de önüne geçiyor. Farklı motor güçlerinde tasarruflu ve güvenilir Euro 6 motor seçenekleri, Economy/Power sürüş programı sunan Powershift 3 şanzımanı ve optimize edilmiş arka aks tahvil oranları da Yeni Actros’un yakıt ekonomisine katkı sağlayan diğer özellikleri arasında yer alıyor.

Teknolojide ve konforda bir adım önde

Mercedes-Benz, MirrorCam’e ek olarak; Yeni Actros’un iç mekânındaki en dikkat çekici yenilik olan Multimedya Kokpit ile de ileri teknolojiyi ve konforu müşterilerine sunmaya devam ediyor. Araç fonksiyonlarının büyük bölümü, dokunmatik ekran veya yeni tasarıma sahip direksiyon üzerindeki dokunmatik kontrol tuşları üzerinden yönetilebiliyor. Araç ile sürücü arasında benzersiz bir bağ kurarak daha fazla sürüş ve çalışma konforu sağlayan Multimedya Kokpit; 10,2 inç (26 cm) büyüklüğündeki birincil ve ikincil ekrandan ve MirrorCam görüntülerinin aktarıldığı 15,2 inç (38,6 cm) büyüklüğündeki 2 adet renkli ekrandan oluşuyor.

Hız, devir ve yakıt göstergesine sahip alışılagelmiş gösterge panelinin yerini birincil renkli ekran alıyor. Sürücü, bu ekran üzerinden sürüş, işletim durumu ve araç ile ilgili tüm bilgilere ulaşabiliyor. Söz konusu ikincil dokunmatik ekran üzerinden kamyona ait entegre radyo ve bilgi eğlence sistemi, iç ve dış aydınlatma, iklimlendirme gibi tüm fonksiyonlara erişim sağlanabiliyor. Bluetooth arayüzü üzerinden araca aynı anda 2 mobil cihaz bağlanabiliyor, ayrıca sunduğu Apple CarPlay ve Android Auto desteği sayesinde bu cihazlara ait birçok fonksiyon da bu ekran üzerinden kontrol edilebiliyor.

Geliştirilen güvenlik özellikleri ile artırılan sürücü, araç ve yük emniyeti

Yeni Actros sahip olduğu yenilikçi asistan sistemleri sayesinde kaza riskini azaltarak; sürücünün, aracın ve yükün emniyetini artırıyor. Yeni Actros’un standart özellikleri arasında sunulan Aktif Fren Asistanı 5 ile Mercedes-Benz, ağır ticari araçların güvenliği hususunda da öncü konumunun altını çiziyor. Sahip olduğu radar ve kamera sistemi sayesinde 50 km/s hıza kadar olan sürüşlerde Aktif Fren Asistanı 5, yayaları da algılayarak otomatik frenleme gerçekleştirebiliyor. Ayrıca 90 km/s hıza kadarki sürüşlerde; sabit ve hareket halindeki nesneleri algılayarak olası bir çarpışma riski öngördüğünde sürücüyü uyarıyor ve sürücünün reaksiyon göstermemesi halinde otomatik fren müdahalesinde bulunuyor. Sürücünün manuel olarak tepki vermemesi halinde ise sistem, gerektiğinde aracı tamamen durduruyor ve eş zamanlı olarak Elektronik Park Freni’ni devreye sokuyor. Yeni Actros çekicilerde standart olarak sunulan Aktif Fren Asistanı 5, sağladığı seyir emniyeti sayesinde sektördeki rakiplerinden ayrışıyor.

Aktif Sürüş Asistanı da Yeni Actros’un en önemli özelliklerinden biri olarak dikkat çekiyor. Belirli bir hızdan sonra devreye giren diğer sistemlerin aksine yeni Aktif Sürüş Asistanı tüm hızlarda yarı-otonom sürüş özellikleriyle sürücüyü destekliyor. Seyir halindeyken öndeki araca yaklaşılması halinde aracı yavaşlatan ve öndeki araç uzaklaşmaya başladığında belirlenen hıza kadar yeniden hızlanmayı sağlayan Aktif Sürüş Asistanı alt yapı olarak; dur-kalk özelliğine sahip Mesafe Kontrol Asistanı, Aktif Fren Asistanı 5 ve Şerit Takip Asistanı’nı kullanıyor. Sistem ayrıca sürücünün aktif şekilde manevra yapmasına gerek kalmadan aracın şerit içerisinde seyretmesini sağlıyor. Aktif Sürüş Asistanı sayesinde sürücünün işi; hafif virajlı yollar, sıkışık dur-kalk trafik, yoğun akıcı yollar ve otoyollar gibi pek çok farklı sürüş koşulunda kolaylaşıyor.

Yeni Actros’un karakteristik özellikleriden bir diğeri olan LED Gündüz Sürüş Farı, araca sadece benzersiz ve şık bir görünüm kazandırmakla kalmıyor ayrıca en zorlu yol koşullarında bile aracın görünürlüğünü artırarak sürüş güvenliğine katkı sağlıyor.

HOLD fonksiyonuna sahip yeni Elektronik Park Freni ise kullanım kolaylığı ve üstün güvenlik seviyesini bir arada sunuyor. Motor kapatıldığında otomatik olarak etkinleşen park freni, ayrıca ön göğüsteki kol vasıtasıyla manuel olarak da etkinleştirilebiliyor. HOLD fonksiyonu, fren pedalına sert basıldığında devreye girerek aracı sürekli olarak sabit tutuyor. Sürücünün gaza basmasıyla devreden çıkan fonksiyon, mevcut yokuş kalkış desteğini bir adım ileri taşıyor.

Yeni Actros’un üstün özellikleri ile donatılan Mercedes-Benz çekici ailesinin yeni üyeleri Actros 1845 LS, 1848 LS ve 1851 LS; sürücü ve araç sahiplerine teknoloji, yakıt ekonomisi, güvenlik ve konfor konularında sundukları benzersiz özellikleriyle Türkiye kamyon pazarındaki Mercedes-Benz markasının gücünü bir kez daha vurguluyor.

Scania’dan Otonom Sürüş İçin Önemli adım

Otonom araçlar ve gelişmiş sürücü destek sistemleri, güvenilir operasyonlar sağlamak için sağlam ve hassas konumlandırma gerektirir. Scania ve iş ortakları ProPART projesi kapsamında, Galileo küresel navigasyon uydu sistemi üzerinden hassas ve sağlam konumlama geliştirerek otonom sürüşler için önemli bir eşiğin aşılmasını sağladı.

‘Santimetre düzeyinde’ konumlandırma

Proje çalışmaları İsveç’teki bir otoyolda, otonom Scania araç ve iki insanlı binek otomobil ile gerçekleşti. Test sırasında Scania otonom sürüşlü araç, trafikte güvenli ve verimli bir şerit değişikliği gerçekleştirdi. Manevra, algı sensörleri verileriyle birlikte santimetre düzeyinde konumlandırmaya dayanarak yeni sistem tarafından yönetildi.

Test sonunda otonom aracın konumunun on santimetre hassasiyetle tespit edilebilmesinin mümkün olduğu görüldü. Veriler, kamyonun kamerasından, ön ve yan radarlardan elde edilen verilerin yol kenarı birimlerine monte edilen radarlarla birleştirilmesiyle elde edildi. Test çalışmaları sırasında konumlandırmaya ek olarak, sisteme araç-araç iletişimi de eklendi.

Karsan’dan Polonya’nın Plock Belediyesi’ne 7 Adet Atak Otobüs!

Toplu taşıma sistemleriyle şehirlere modern çözümler sunan Karsan, Polonya’nın Plock Belediyesi için açılan otobüs ihalesinin kazananı oldu. Daha önce Polonya’ya 41 adet Atak ve Jest teslim eden marka, bu kez de Plock kentinde hizmet vermek üzere 8 metre sınıfının öncüsü 7 adet dizel Atak’ı teslim edecek. Konuyla ilgili açıklama yapan Karsan Genel Müdür Yardımcısı Muzaffer Arpacıoğlu, “Farklı yolcu kapasiteleri ve ebatlarıyla; dizelden elektrikli ürün ailesine kadar başta Avrupa olmak üzere her bölgenin ihtiyacına göre araç üretmeye ve yollarda kilometreleri devirdikçe daha çok tercih edilmeye devam ediyoruz. Plock kentinin dokusuna uygun ve konforlu Atak otobüslerimizi, bölgenin ulaşımına sunacağımız için mutluyuz” diye konuştu.

Türkiye’de yer alan fabrikasında çağın mobilite ihtiyaçlarına uygun ulaştırma çözümleri sunan Karsan, Polonya’nın Plock kenti için düzenlenen ihaleyi kazandı. Karsan, ihale kapsamında Plock Belediyesi’ne 8 metre sınıfının öncü modeli Atak modelinden toplamda 7 adet teslim edecek. Karsan Atak’lar, Plock’un tarihi dokusu ve kenti ikiye bölen nehir çevresindeki yoğun balıkçılık faaliyetleri gibi etkenlerden dolayı, maksimum 12 metre otobüslere izin verilebilen ulaşım ağında avantaj sağlayacak. Polonya’ya daha önce 41 adet Atak ve Jest araçlarından teslim ettiklerini ve Plock kentine yönelik açılan yeni ihalenin de Karsan tarafından alınmasının memnuniyet verici olduğunu belirten Karsan Genel Müdür Yardımcısı Muzaffer Arpacıoğlu, “Farklı yolcu kapasiteleri ve ebatlarıyla; dizelden elektrikli ürün ailesine kadar başta Avrupa olmak üzere her bölgenin ihtiyacına görearaç üretmeye ve yollarda kilometreleri devirdikçe daha çok tercih edilmeye devam ediyoruz. İhracat hedeflerimizi daha da artırdığımız 2020 yılının ilk yurtdışı satışını Polonya’ya gerçekleştirmekteyiz. Plock kentinin dokusuna uygun ve konforlu Atak otobüslerimizi, bölgenin ulaşımına sunacağımız için mutluyuz” diye konuştu.

Yüksek standartların otobüsü Atak!

58 kişilik ideal yolcu kapasitesiyle 8 metre sınıfında yer alan Karsan Atak’ın ikinci jenerasyonu, yepyeni dış tasarımı ve LED gündüz farlarıyla modern bir görünüm ortaya koyarken, VDV (Alman Taşımacılar Birliği) standartlarına uygun ergonomik

izole sürücü kabiniyle konforda çıtayı daha yükseğe taşıyor. Düşük yakıt tüketimi ve bakım maliyetlerinin yanında, kolay servis edilebilirlik sunan yeni Atak, 4.5 litrelik FPT NEF4 turbo dizel motoruyla 186 HP güç üretirken, 680 Nm tork sunarak gücüne güç katıyor.

Mercedes-Benz Türk 2019 yılını başarılarla kapattı

Mercedes-Benz, yeni yapılanmasıyla 2020’ye hazır

  • Türkiye’deki 52. yılını geride bırakan Mercedes-Benz Türk, 2020 itibarıyla faaliyetlerini yeni yapılanması ile sürdürüyor.
  • Daimler AG’nin global projesi kapsamında 01.01.2020 itibarıyla Kamyon ve Otobüs faaliyetleri Mercedes-Benz Türk A.Ş. şirketi altında yürütülmeye devam ederken, Otomobil ve Hafif Ticari Araçlar faaliyetleri ise yeni kurulan Mercedes-Benz Otomotiv Tic. ve Hiz. A.Ş. altında yürütülmeye başlandı.
  • Mercedes-Benz Türk, 2019 yılında kamyon ve otobüs pazarında gelenekselleşen liderliğini korudu. Türkiye’de ürettiği kamyon ve otobüsleriyle 2019 yılında ülke ekonomisine sağladığı ihracat geliri 1,3 milyar avroya yaklaştı.
  • Premium otomobil segmenti içerisinde pek çok modeliyle liderliğini korurken, 2019 yılında satışına başladığı A-Serisi Sedan ile birlikte kompakt sınıftaki en geniş ürün çeşitliliğini sunan Mercedes-Benz, Hafif Ticari Araçlar Grubu’nda ise yeni Sprinter ve V6 motorlu X-Class lansmanları ile yılı başarıyla kapattı.
  • Mercedes-Benz Türk, 2019 yılında Türkiye Futbol Federasyonu ile olan sponsorluk sözleşmesini 2023 yılına kadar uzatırken, Türkiye Basketbol Federasyonu ile olan sözleşmesini de 2022 yılına kadar uzatarak Milli Takımlar’a verdiği desteği sürdürme kararı aldı.

Türkiye’deki faaliyetlerinde 53. yılına adım atan Mercedes-Benz Türk, ana şirketi Daimler AG’nin başlattığı küresel değişim stratejisi doğrultusunda, iştiraki olan diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de yeni bir yapılanmaya gidiyor. Bu doğrultuda 2020 yılı itibarıyla Mercedes-Benz’in Otomobil ve Hafif Ticari Araçlar ile Kamyon ve Otobüs gruplarının faaliyetleri 2 ayrı şirket yapısı altında toplandı. Müşterilere daha iyi hizmet verebilmek adına oluşturulan bu değişim kapsamında, Kamyon ve Otobüs faaliyetleri “Mercedes-Benz Türk A.Ş.” şirketi altında, Otomobil ve Hafif Ticari Araçlar faaliyetleri ise yeni kurulan “Mercedes-Benz Otomotiv Tic. Ve Hiz. A.Ş.” adı altında yürütülüyor.

Mercedes-Benz Otomotiv Tic. Ve Hiz. A.Ş görev dağılımı:

  • Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı Şükrü Bekdikhan
  • Mercedes-Benz Otomotiv Hafif Ticari Araçlar Ürün Grubu İcra Kurulu Üyesi Tufan Akdeniz
  • Mercedes-Benz Otomotiv Küresel IT Çözümleri Merkezi İcra Kurulu Üyesi Özlem Vidin Engindeniz
  • Mercedes-Benz Otomotiv Finans ve Kontrol’den Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Manfred Ausweger

01.01.2020 itibarıyla Süer Sülün “Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı” olarak görevini sürdürürken yeni şirkete Şükrü Bekdikhan, “Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı” olarak atandı.

Tufan Akdeniz, “Mercedes-Benz Otomotiv Hafif Ticari Araçlar Ürün Grubu İcra Kurulu Üyesi” olarak, Özlem Vidin Engindeniz ise “Mercedes-Benz Otomotiv Küresel IT Çözümleri Merkezi İcra Kurulu Üyesi” olarak yeni kurulan şirkette görev alıyor.

Kamyon ve otobüs fabrikaları ihracata odaklandı

Mercedes-Benz Türk Hoşdere Otobüs Fabrikası, 2019 yılında üretimine kesintisiz devam etti ve toplamda 4.134 adet otobüs üretti. Şirket, başta Batı Avrupa ülkelerine olmak üzere üretimin yaklaşık %96’sını ihraç ederek 2019 yılında 3.985 adetlik otobüs ihracatı gerçekleştirdi. Üretimine başladığı 1968 yılından bu yana toplam 93.000 adet otobüs üreten şirketin, otobüs ihracat hacmi ise ilk ihracatın yapıldığı 1970 yılından bu yana toplam 58.000 adede ulaştı.

Mercedes-Benz Türk Aksaray Kamyon Fabrikası ise 2019 yılında 12.456 adet kamyon üretti. Şirketin bu yılki toplam kamyon ihracatı 12.342 adet olarak kaydedildi. Kamyon üretimine başladığı 1986 yılından bu yana toplamda 276.000 adet kamyon üreten Mercedes-Benz Türk, bugüne kadar toplam 68.000 adet kamyon ihraç etti.

Kamyon ve Otobüs ihracatından 1,3 milyar avro, hizmet ihracatından 66 milyon avroluk katkı

Mercedes-Benz Türk, 2019 yılında Türkiye’de ürettiği kamyon ve otobüslerin ihracatından 1,3 milyar avroyu aşan gelir elde ederek ülke ekonomisine katkısını aralıksız sürdürdü. Türkiye’den ihraç edilen her 2 otobüsten 1’i ve her 10 kamyondan 9’u Mercedes-Benz Türk tarafından ihraç ediliyor. Mercedes-Benz Türk sadece iki ürün grubundaki ihracatıyla değil, “AR-GE ve Bilişim Teknolojileri” alanlarında yurt dışına sağladığı hizmetlerle de Türkiye’nin toplam hizmet ihracatı tutarına yaklaşık 66 milyon avroluk katkı sağladı. Şirket 2019 yılında, Daimler’in Çekya’daki Holýšov Otobüs Fabrikası’nın genişletilmesi çalışmaları kapsamında üretilen yan duvar iskeleti kaynak tertibatlarını ekleyerek toplamda 1 milyon avroluk ihracat geliri elde etti.

Süer Sülün: “Mercedes-Benz Türk otobüs ve kamyonlarımız yine lider”

Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı Süer Sülün: “2019 yılını otobüs ve kamyon pazarlarında bir kez daha lider olarak kapattık. Aksaray Kamyon Fabrikamız ve Hoşdere Otobüs Fabrikamızda sürdürülebilir büyümeye odaklanarak üretim ve ihracat faaliyetlerimizi sürdürdük. Yine 2019 yılı içinde Aksaray’dan 275.000’inci kamyonumuzu, Hoşdere’den de 90.000’inci otobüsümüzü banttan indirdik. Bu yıl ayrıca, 2009’dan bu yana Mercedes-Benz Türk’ün kamyon ve otobüs alanındaki 2. El faaliyetlerini sürdüren TruckStore ve BusStore markalarımızın 10. yılını kutladık. Sadece bu markalarımız çatısı altında 10 yılda yaklaşık 20.000 ticari araç satışı gerçekleştirmemizin yanında, 17 farklı ülkeye ihracat yaparak Türkiye ekonomisine katkı sağladık. Artan araç çeşitliliğimize paralel olarak yedek parçaları araç sahiplerine çok daha hızlı ve eksiksiz bir şekilde ulaştırmak adına 8 milyon avroluk teknoloji ve inovasyon yatırımımızla ‘Türkiye’nin En Büyük Yedek Parça Dağıtım Merkezleri’nden birini hizmete aldık. Kamu Bankaları tarafından ekim ayında yürürlüğe alınan ‘Yerli Üretime Özel Taşıt Kredisi’ sayesinde kamyon ve otobüs satışlarımız olumlu bir ivme yakaladı. Bu desteğin 2020 yılının ilk 3 ayında da devam edilmesi kararını memnuniyetle karşılıyor, yıl boyunca sürdürülmesini temenni ediyoruz. Şirket içindeki yeni yapılanmamızla müşterilerimize çok daha hızlı ve pratik çözümler sunarak; kalitemizi her zamankinden daha üst seviyeye taşımayı planlıyoruz. 2020 yılında hem iç pazarın hem de ihracat pazarlarının yavaş ama emin adımlarla yükselişe geçeceğine inanıyoruz.” diye konuştu.

Şükrü Bekdikhan: “Kompakt sınıfta çeşitliliğimizi arttırıyor ve elektrikli dönemini başlatıyoruz”

Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Şükrü Bekdikhan: “2019 yılını, 9.862 adet satışla kapattık. Premium segment satışları pazarın daralma hızından daha yüksek bir oranda geriledi. Yılın ilk yarısında, bir yandan 2018 yılından kalan stoklarımızı eritmeye çalışırken, diğer yandan finansman koşullarındaki faiz yükleri nedeniyle önceliğimizi bayilerimizin ve yetkili servislerimizin ayakta kalmasına ve müşterilerimizin bu durumdan etkilenmemesi adına operasyonel sürekliliğe odaklandık. Yılın ikinci yarısında ise özellikle son çeyrekte ortaya çıkan finansman ve kredi olanaklarındaki iyileşmelerle hareketlenen pazarın, ertelenen araç taleplerine cevap vermeye gayret ettik. 2020 yılına, geçtiğimiz yılın son çeyreğinin verdiği olumlu izlenimle birlikte daha pozitif bir beklenti içerisinde girdik. Premium segmentin içerisinde ocak ayında pazara sunduğumuz E 200 d modelimizin bize önemli bir katkı sağlamasını öngörüyoruz. Yine 2020 yılında Kompakt SUV segmentinde öncü olacağına inandığımız GLB ve yenilenen GLA modelimizi satışa sunacağız. Ek olarak, tamamen elektrikli ilk Mercedes-Benz modelimiz EQC ile yeni bir deneyimi yaşamaya ve yaşatmaya hazırlanıyoruz. Yeni şirket yapımızla markamız çok daha müşteri odaklı, daha bağımsız bir yapılanmaya geçti. Bu yeni yapılanmanın her iki şirketin de yararına olacağına inanıyoruz ve hepimiz çok heyecanlıyız. 2020 yılını premium segmentin lideri olarak kapatmayı hedefliyoruz. Bu konuda sektörün en iyisi olduğuna inandığımız bayi ağımız ve marka tutkunu çalışanlarımız en önemli destekçilerimiz oldu.” diye konuştu.

Tufan Akdeniz: “Türkiye’de yolcu taşımacılığında en fazla tercih edilen marka Mercedes-Benz”

Mercedes-Benz Otomotiv Hafif Ticari Araçlar İcra Kurulu Üyesi Tufan Akdeniz: “Hafif ticari araç pazarında 2019 yılında toplam 5.074 adetlik satış gerçekleştirdik. Ayrıca 2. El (Used1) ile 1.418 adet araç satışın yanı sıra Satış Sonrası Hizmetlerimizle 2019 yılında veri müşteri ödemeli ve garantili toplam 96.890 adet araç girişi gerçekleştirdik. V6 motorlu X-Class’ın model serimize eklenmesiyle yeni müşterileri bünyemize katmanın heyecanını yaşarken, aktif yaşam tutkunlarıyla da daha fazla bir araya geldik. Öğrenci ve personel taşımacılığının yanı sıra turizm ve şehir içi yolcu taşımacılığında önemli bir yere sahip olan Sprinter aracımız, minibüs kategorisinin en fazla satılan aracı oldu. Ayrıca Mercedes-Benz Vito aracımız ise, 9 kişilik araç kategorisinin en fazla satılan aracı oldu. Böylece, Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar olarak, Türkiye’de yolcu taşımacılığında en fazla tercih edilen markası olduk. Yeni Sprinter ve X-Class ile kazandığımız ivmeyi 2020 yılında yeni Vito ile sürdürmeyi planlıyoruz.”

“Plastiksiz Mercedes-Benz Türk” ile daha yeşil bir dünya

Mercedes-Benz Türk, şirket genelinde tek kullanımlık plastik kullanımını Ekim 2019 itibarıyla durdurma kararı aldı. Bu kapsamda şirket içindeki içme suyu ihtiyaçları özel arıtma sistemlerinden sağlanmaya ve plastik yerine cam bardak ile cam şişe kullanımı desteklenmeye başlandı. Bu kararın ardında, şirket kapsamında yılda 350 bin pet şişe ve yaklaşık 15 milyon plastik bardağın kullanımının önüne geçilmesi hedefi bulunuyor. Çevre Yönetimi Sistemi Sertifikası’na sahip olan Mercedes-Benz Türk, atık yönetimi ile ilgili Hoşdere Otobüs Fabrikası’na 1 milyon avro, Aksaray Kamyon Fabrikası’na ise 700 bin avro üzerinde yaptığı yatırımlarıyla doğa dostu otomotiv üreticilerinden biri olmayı sürdürüyor.

Mercedes-Benz Finansal Hizmetler yine başarılara imza attı

Türkiye’de 2019 yılında satılan her 2 Mercedes-Benz marka aracın 1’i Mercedes-Benz Finansal Hizmetler tarafından kredilendirildi. Şirket, taşıt kredisinin yanı sıra sigorta hizmetleri de sundu. Mercedes-Benz Türk tarafından 2019 yılında satılan otobüs, kamyon, hafif ticari araç ve otomobillerin yüzde 46’sı Mercedes-Benz Finansal Hizmetler tarafından sigortalandı.

Kurumsal sosyal sorumluluk projeleriyle de Türkiye’nin geleceğine ışık tutuyor

Mercedes-Benz Türk, uzun yıllardır sürdürdüğü eğitim, kültür & sanat, girişimcilik ve spor alanlarındaki sosyal sorumluluk projeleri ve sponsorluk faaliyetlerine 2019 yılı boyunca da hız kesmeden devam etti.

15 yıldır Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile yürütülen Her Kızımız Bir Yıldız projesi kapsamında 5.000’den fazla kız öğrenciye burs sağlandı. MobileKids trafik projesi kapsamında 52 okulda 24.000’i aşkın çocuğa trafik eğitimi verildi. EML’miz Geleceğin Yıldızı projesi çerçevesinde mesleki ve teknik anadolu liselerindeki Mercedes-Benz Laboratuvarları’nın sayısı 30’a ulaştı. 3 yıldır aralıksız sürdürülen Mercedes-Benz Türk StartUP projesi ile yenilikçi, sürdürülebilir ve yaratıcı fikirler desteklenerek Türkiye’nin geleceğine, topluma ve çevreye fayda sağlandı.

Uluslararası ödüllü Ford Custom PHEV’in yeni test sürüşleri Ankara’da gerçekleştirilecek

Türk otomotiv sanayinin öncü şirketi Ford Otosan, 2020 Uluslararası Yılın Ticari Aracı (IVOTY) ödülünün sahibi, hibrit elektrikli Ford Custom (PHEV) Plug-In Hybrid modelini 15-16 Ocak tarihlerinde Ankara’da ATO Congresium’da gerçekleştirilen Akıllı Şehirler ve Belediyeler Kongre ve Sergisi’nde tanıttı.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın katılımı ile gerçekleşen etkinlikte sergilenen, Türkiye’de üretilen segmentinin ilki, uluslararası ödüllü modelin test amaçlı olarak Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne verileceği ve buradan elde edilecek verilerin Ford Otosan mühendisleri tarafından Akıllı Şehir Modelleri, Temiz Ulaşım Yöntemleri ve ürün geliştirme için kullanılacağı bilgisi de paylaşıldı.

2020 Uluslararası Yılın Ticari Aracı (IVOTY) ödüllü, Türkiye’nin ilk ve tek yerli şarj edilebilir, hibrit elektrikli ticari aracı Transit Custom PHEV’i Ankara ATO Congresium’da gerçekleştirilen Akıllı Şehirler ve Belediyeler Kongre ve Sergisi’nde sergileyen Ford Otosan, etkinlik kapsamında test amaçlı olarak 2 adet aracın da Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne verileceğini duyurdu. Böylece araçlar Ford’un Valensiya, Köln ve Londra çalışmalarının ardından, Ford Otosan tarafından Ankara yollarında test edilecek.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş’ın katılımıyla düzenlenen Akıllı Şehirler ve Belediyeler Kongre ve Sergisi’nde tanıtılan segmentinde ilk Yeni Ford Transit ve Tourneo Custom PHEV, Avrupa’nın en büyük ticari araç üretim üssü olan Ford Otosan Kocaeli Fabrikalarında üretiliyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) dünyada sadece 16 fabrikayı kabul ettiği “Global Lighthouse Network” ağına Türkiye’den giren ilk otomotiv tesisi olan Kocaeli Fabrikası’nda kısa süre önce seri üretime geçen model, Türkiye’de üretilen şarj edilebilir hibrit elektrikli ilk ticari araç olma unvanına da sahip bulunuyor.

“Akıllı Şehir” uygulamaları çerçevesinde geliştirilen “Temiz Ulaşım” projeleri kapsamında, Ford Otosan tarafından Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne test amaçlı verilecek 2 araçla hem kullanıcıların elektrikli araç deneyimleri gözlemlenecek hem de araçlardan alınacak veriler, Ford Otosan ürün geliştirme süreçlerinde kullanacak. Ankara Büyükşehir Belediyesi ise elektrikli araçlar ile taşımacılık hizmetleri verecek.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, test amaçlı kullanılacak hibrit elektrikli araçlarla ilgili şunları kaydetti:

“Günümüzde tüm dünyada kentler arasında bir rekabet yaşanıyor. Ankara bu rekabette öne çıkacak çok önemli bir potansiyele sahip. Şehrimizin tarihini, kültürünü, turizmini, üretimini önemli bir kaynak olarak kullanırken, şehircilik politikalarında da bugünün gereklerine uygun bir yaklaşımla önemli mesafe katediyor,çevre dostu akıllı şehircilik uygulamalarını hayata geçiriyoruz. Bu anlamda Türkiye’nin ilk ve tek yerli şarj edilebilir, hibrit elektrikli ticari aracı olan Ford Custom PHEV’in test sürüşleri için Ankara’nın seçilmiş olmasından mutluluk duyduk. Ford Otosan tarafından ülkemizde üretilen bu araçların yarattığı katma değeri şehrimizin sakinlerinin hizmetine sunarken edineceğimiz deneyim, sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşıyan elektrikli araç teknolojilerinin geliştirilmesine de katkı sağlayacak.”

Yenigün: “Ford Otosan olarak Türkiye’nin ilk ve tek yerli şarj edilebilir, hibrit elektrikli ticari aracını üretmekten mutluluk duyuyoruz”

Ford Otosan’ın Türkiye’de ticari araçlarda elektrikli hibrit teknolojisinin öncüsü olduğunu vurgulayan Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün ise, yaptığı konuşmada şunları kaydetti:

“Otomotiv sanayi bugün tüm dünyada çok önemli bir dönüşüm geçiriyor; elektrikli araçlar da bu dönüşüm sürecinde önemli adımlardan biri durumunda. Ford Otosan olarak, Türkiye’nin ilk ve tek yerli şarj edilebilir, hibrit elektrikli ticari aracını üretmekten duyduğumuz mutluluk, 2020 Uluslararası Yılın Ticari Aracı (IVOTY) ödülünün de sahibi, segmentinde bir ilk olan Custom Plug-In Hybrid modelimizin ülkemizin başkentinde test amaçlı olarak kullanılacak olması ile ikiye katlanıyor. Ford’un “Akıllı Şehirler” vizyonu ile Türkiye’de şehir içi taşımacılığında bir ilki gerçekleştirmekten ve daha çevreci, verimli ve sessiz birtaşımacılık için kritik rol üstlenecek yatırımlarımız ile ülkemize ve çevreye katkı sağlıyor olmaktan kıvanç duyuyoruz.Teknolojik yetkinliklerimiz ve Ar-Ge çalışmalarımız doğrultusunda bugün geldiğimiz noktada Türkiye’nin ihracat şampiyonu Ford Otosan olarak, hibrit elektriklimodellerimizi dünyaya sunacak ve bu alanda söz sahibi olacak konumdayız. Türkiye’de bu teknolojinin öncüsü olarak, otomotiv sanayinde geleceği tasarlamaya, dünya çapında bir başarı hikayesi yazmaya devam ediyoruz” dedi.

25 ülke jürisinin oyları ile 2020 Uluslararası Yılın Ticari Aracı (IVOTY) ödülünü kazandı

Avrupa’nın 25 ülkesinden 25 uzman otomotiv gazetecisinin oluşturduğu jürinin oy birliği ile verdiği kararla 2020 Uluslararası Yılın Ticari Aracı (IVOTY) ödülünün kazananı olan Yeni Ford Transit Custom Plug-In Hybrid modeli, yakıt maliyetlerini düşürmeye yardımcı olması, düşük emisyon bölgelerine giriş izni sunması, menzil endişesini ortadan kaldırması, basit şarj imkanı ve emisyonları azaltmak üzere tasarlanan elektrikli güç aktarım mekanizmasıyla dikkatleri çekiyor.

56 km sıfır emisyonlu, toplam 500 km’nin üzerinde menzil sunabiliyor

Segmentinde bir ilki gerçekleştirerek, 56 km’ye varan sıfır emisyonlu sürüş sunan model, 1.0 litre EcoBoost benzinli motoru menzil uzatıcı olarak kullanıyor ve toplam menzilini 500 km’nin üzerine çıkarıyor. Transit Custom Plug-In Hybrid’in ön tekerleklerini 13,6 kWh kapasiteli lityum-iyon batarya tarafından beslenen 92,9 kW gücünde bir elektromotor harekete geçiriyor. Şarj edilebilen 13,6 kWh kapasiteli batarya ile sıfır emisyonlu sürüşe imkân tanıyan gelişmiş şarj edilebilir hibrit mimari ise emisyonların azaltılmasına yardımcı oluyor.

Sistem 2.7 lt/100 km yakıt tüketimi ve 60 gr/km CO2 emisyon salım değeriyle dikkat çekiyor. Elektrikli hibrit paketin optimum tasarımı sayesinde araç 6.0 m3 yükleme hacmini koruyor ve 1.130 kilogram taşıma kapasitesi sunuyor.

Elektrikli araç kullanıcıları için önemli kriterlerden olan şarj süresi açısından da avantajlı konumda olan yeni Transit Custom Plug-In Hybrid 240 Volt 10 amper ile elektrik şebekesinden 4,3 saatte, tip 2 AC araç şarjı kullanılarak ise 2,7 saatte şarj edilebiliyor. Ayrıca araç yavaşlarken veya fren anında oluşan kinetik enerji de elektrik enerjisine dönüştürülerek ilave enerji kaynağı olarak kullanılıyor.

Volkswagen Ticari Araç’tan Aşınma Parçalarında Fırsatlar

Volkswagen Ticari Araç, yetkili servislerinde tüm Volkswagen Ticari Araç modellerini kapsayan yeni bir servis kampanyası başlattı. Nisan ayı sonuna kadar tüm Volkswagen Ticari Araç Yetkili Servislerinde geçerli olacak kampanyada, araçların aşınma parçalarında yüzde 50’ye varan indirim olanağı sunuluyor.

Volkswagen Ticari Araç, geçen yılın başlarında hayata geçirdiği Kazandıran Servis Kampanyasına ek olarak, şimdi de araçların aşınma parçalarında; fren balatası, fren diski, baskı balata seti ve volan parçalarında avantajlar sunuyor.

30 Nisan 2020 tarihine kadar sürecek olan ve tüm Volkswagen Ticari Araç Yetkili Servislerinde geçerli kampanyada, söz konusu parçalar Transporter, Amarok ve Caddy modelleri için, yüzde 20’den; Crafter modelinde ise yüzde 40’tan başlayan indirimlerle sunuluyor.

Volkswagen Ticari Araç sahiplerine indirim oranlarını Yetkili Servislerden veya akıllı telefonların Volkswagen Ticari Araç uygulamasını indirerek öğrenmeleri tavsiye ediliyor.

Shell & Turcas, Türkiye’nin ilk LNG istasyonunu açtı

Shell & Turcas, karayolu taşımacılığında yine bir ilke imza atarak Türkiye’nin ilk sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) istasyonunu İstanbul-Ankara Otoyol’unda açtı. Bu yatırımla Türkiye, Shell’in Avrupa’da LNG’li istasyon kurduğu 4. ülke oldu. Lojistik sektörünü geleceğin çevreci ve ekonomik yakıtı ile tanıştıran Shell & Turcas, Türkiye’deki karayolu taşıtlarında LNG talebinin gelişmesine öncülük ederek, LNG istasyon ağını 2020 yılından itibaren açacağı yeni istasyonları ile genişletmeyi planlıyor.

SHELL & TURCAS, karayolu taşımacılığında alternatif yakıt olarak kamyonlarda sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) kullanımına ilişkin Türkiye’de yeni bir dönem başlattı. Shell & Turcas, uluslararası taşımacılık trafiğinin yoğun olarak gerçekleştiği İstanbul-Ankara Otoyolu üzerinde bulunan Sapanca Otoyol Hizmet Tesisindeki istasyonun bulunduğu alanda Türkiye’nin ilk LNG istasyonunu açtı.

Türkiye’nin ilk LNG istasyonunun açılışı 10 Ocak 2020 tarihinde gerçekleşti. Açılışa Kocaeli Vali Yardımcısı Dursun BalabanUlaştırma ve Altyapı Bakanlığı Tehlikeli Madde ve Kombine Taşımacılık Genel Müdürü Cem Murat Yıldırım, Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem, Shell & Turcas CEO’su Felix Faber, Doğuş Otomotiv CEO’su Ali Bilaloğlu ve IVECO Türkiye Genel Müdürü Hakkı Işınak katıldı.

Yaklaşık 50 yıllık tecrübesi ile LNG sektöründe lider olan Shell, maliyet avantajı sunan ve daha temiz bir yakıt olan LNG’nin, denizcilik ve karayolu taşımacılığı sektöründe kullanımını arttırmaya yönelik önemli atılımlar gerçekleştiriyor. Şirket, yeni yakıtlara yönelik araştırma ve geliştirme faaliyetlerine küresel çapta her yıl 1 milyar dolar yatırım yapıyor. Genç, dinamik nüfusu ve büyüyen ekonomisiyle Türkiye, Shell için öncelikli ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye, Shell’in LNG istasyonu açtığı Avrupa’daki 4. Sapanca istasyonu da Avrupa’da Shell’in 14. LNG istasyonu oldu.Shell, Avrupa’da 2020 sonuna kadar 3 ülkede daha LNG istasyonu açmayı ve toplam sayısını 30 istasyona ulaştırmayı hedefliyor.

Türkiye’nin ilk LNG istasyonu açılışında konuşan Kocaeli Vali Yardımcısı Dursun Balaban şunları söyledi: “Kocaeli, 14 Organize Sanayi Bölgesi ve 35 limanı bulunan bir sanayi kenti. İlimizde LNG yakıtının kullanımı yönünde adım atılması bizi son derece mutlu etti. Ülkemiz için alternatif enerji kaynaklarının artması çok önemlidir. LNG’yi yavaş yavaş kullanıma sundukça, tüketimi ve kullananları da artacaktır. Şu aşamada alternatif enerji kaynağı olarak görülen LNG’nin, ileride ana yakıt olarak kullanılması olası. Sanayi kenti Kocaeli’nin LNG istasyonu ile bir ilki yaşaması bizlere gurur verdi. Bu yatırımı için Shell & Turcas ailesine teşekkür ederiz. “

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Tehlikeli Madde ve Kombine Taşımacılık Genel Müdürü Cem Murat Yıldırım açılış töreninde yaptığı konuşmada; ”Bugün ülkemiz için büyük bir gün. Türkiye yeni bir yakıt türü ile tanıştı. Türkiye’de ilk LNG istasyonunu açan Shell & Turcas’a teşekkür ederiz. Shell’den isteğimiz, lojistik sektörünü destekleyecek şekilde LNG dolum istasyon sayılarını arttırması. Bu sayede çok daha kısa zamanda yollarda LNG yakıtı kullanan kamyon sayısının çoğaldığını görebileceğiz. Aynı zamanda temennimiz, LNG’nin yolcu taşımacılığında da kullanılması. Biz kamu olarak alternatif yakıt yatırımlarının çoğalması konusunda elimizden gelen desteği vermeye devam edeceğiz” dedi.

Ahmet Erdem: LNG yakıtını Türkiye’de lojistik sektörünün kullanımına sunuyoruz

Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem, LNG istasyonunun açılış töreninde yaptığı konuşmada, şunları söyledi: “Ülkemizde ve dünyada enerjiye talep artıyor. Bu talebin, daha fazla ve daha temiz alternatif enerji kaynaklarını kullanmaya ihtiyacı var. Bu çerçevede LNG, artık birçok ülkede lojistik sektörü için bir alternatif yakıt olmaya başladı. Enerji ve Tabii Kaynakları Bakanlığımızın yayınladığı Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planına ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın yayınladığı Ulaşımda Enerji Verimliliğinin Artırılmasına ilişkin yönetmelikte de görüldüğü üzere ülkemizde daha ekonomik ve çevreci alternatif yakıtların kullanımı teşvik ediliyor. Ülkemizi bu anlamda yeniliklere hazırlayan tüm kamu ve özel sektör kuruluşlarına teşekkür ederiz. İthalat maliyeti motorine göre daha düşük olan LNG, karayolu taşımacılığında kullanıldığında cari açığa olumlu etki edecek. LNG kullanımı yakıt maliyetinde yüzde 25’e kadar tasarruf sağlanacağını öngörmekteyiz. LNG ayrıca daha temiz yanan bir enerji kaynağıdır, karbon emisyonu yüzde 22’lere varan oranda daha azdır.Bugün 97 yıldır sektörde bir çok yenilikte olduğu gibi bir ilke daha imza atarak, LNG’yi Türkiye lojistik sektörünün kullanımına sunmaktan mutluyuz.”

Felix Faber: Shell & Turcas LNG istasyon ağını büyüteceğiz

Lojistik sektörünü geleceğin ekonomik ve çevreci yakıtları ile tanıştırarak, Türkiye’de bir ilki daha gerçekleştirerek Shell’in ilk LNG istasyonunu açtığına dikkat çeken Shell & Turcas CEO’su Felix Faber de şunları söyledi: “Türkiye’nin ihracatının belkemiği olan lojistik sektörü, dünyada önemli bir yere sahip. Türkiye’yi LNG istasyon yatırımları için öncelikli ve potansiyeli yüksek bir ülke olarak değerlendiriyoruz. Lojistik sektörünün uluslararası piyasalarda rekabetçi konumunu devam ettirebilmesi için geleceğin yakıtı olan LNG’yi Türkiye’de müşterilerimize sunuyoruz. Bu nedenle Türkiye’nin ve Shell & Turcas’ın ilk LNG istasyonunu sanayinin yoğun olduğu Sapanca’da kurduk. Türkiye’de bu alanda gelişecek talebe de bağlı olarak LNG istasyon ağımızı önümüzdeki yıllarda genişletmeyi hedefliyoruz. Shell’in araç üreticisi firmalarla dünyada veya ülke bazında yaptığı iş ortaklıklarının güzel bir sonucu olarak, IVECO ve Scania ile birlikte fabrika üretim LNG kamyonlarını ilk defa Türkiye’ye getirdik. Türkiye’de filosuna ilk LNG kamyonlarını katan Acapet Taşımacılık’a, Havi Lojistik’e ve bu projede bizimle çalışan tüm iş ortaklarımıza iş birliği yaptıkları için teşekkür ediyoruz.”

Ali Bilaloğlu: Türkiye kamyon parkının yüzde 10’u LNG kullanacak

Karbon ayak izi kavramının her geçen gün önem kazandığını ve alternatif yakıtlı araçlara olan talebin hızla artacağını ön gördüklerini belirten Doğuş Otomotiv CEO Ali Bilaloğlu şunları söyledi:“Yakın zamanda ülkemizdeki kamyon parkında LNG’li araç oranının yüzde 10’lara çıkmasını bekliyoruz. SCANIA markası olarak CNG ve LNG yakıt kullanan araçlarımızla gerek şehri içi gerek şehirlerarası taşımacılıkta müşterilerimizin tüm ihtiyaçlarını karşılayan çözümler sunuyoruz. LNG’nin önemli avantajlarından bir tanesi de yakıt tasarrufunun yanı sıra çevreci olması. Dizel yakıtlı motora göre daha sessiz olan LNG’li motor, karbondioksit salınımını da yaklaşık yüzde 10 azaltıyor. Parçacık emisyonları neredeyse tamamen ortadan kalkarken, azot oksit emisyonları da üçte bir oranında azalıyor. Sürdürülebilir taşımacılık dünyasının lideri olma hedefimizde Shell gibi enerji firmalarının bu tip yatırımlarının çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Diğer yakıt türlerine göre rekabetçi bir hale gelen alternatif yakıtlı araçlar ile hem karlı hem de çevreci bir tercih yapan firmalarımızın çoğalmasını ve bu tip yatırımların önünün açılmasını temenni ediyoruz.”

Hakkı Işınak: LNG’li kamyonlar çok daha uzun menzile sahip

LNG’Lİ kamyonların çift depo dolu yakıt ile 1600 km’ye varan menzile sahip olduğunu belirten IVECO Türkiye Genel Müdürü Hakkı Işınak şöyle devam etti: “CNG’li ve LNG’li kamyonlar PM salınımında %99 ve NO2 salınımında %90 azalmayla yollardaki ve kentsel bölgelerdeki hava kalitesinin iyileştirilmesine yardımcı oluyor, en önemli katkısı çevreye. Doğal gazlı motorlarımız, uzun mesafeli uluslararası taşımacılık için özel olarak geliştirildi, geliştirilmiş yanma süreci uzun mesafeli görevlerde en iyi yakıt verimliliğini sunuyor. Bu motorlar egzoz emisyon işlemi, rejenerasyon veya add blue gerektirmeyen kompakt ve hafif 3 yönlü katalizöre dayanır. Doğal gazla çalışan motorlarımız dizele göre daha düşük kompresyon oranıyla çalıştığı için son derece sessiz çalışırlar ve düşük titreşim avantajı da sunarlar.”

İbrahim Aytekin: Filolarımızı sektördeki yeni teknolojilere adapte ediyoruz

Türkiye’de ilk LNG filo yatırımını gerçekleştiren Acapet Taşımacılık Şirket Müdürü İbrahim Aytekin, açılışta yaptığı konuşmada, şunları söyledi: “Türkiye olarak petrol ve türevlerindeki dışa bağımlılığımız hepimizin bildiği bir konu. LNG, dizel yakıta göre uygun maliyetli olmasının yanı sıra çevreci bir yakıt. LNG’nin her türlü taşımacılığın yanı sıra diğer sektörlerde de sistem içine alınması gerektiğine inanıyoruz. Türkiye olarak alternatif yakıtların kullanılması yönünde altyapımızı oluşturup süratle sistemlerimiz içine bu yakıtı adapte etmemiz gerekiyor. Biz de gelecek nesillere tedarik alanında öncü bir şirket olduğumuzu aktarabilmek için Shell’in bu projede çözüm ortağı olduk. Birlikte çalıştık, fikri olgunlaştırdık, şimdi de sayısal sonuçlara ulaşmak için uygulama zamanı geldi. Taşımacılıkta LNG kullanımının kayda değer sonuçlarını çok yakında sektörün bileşenleri ile paylaşmayı hedefliyoruz.

2019 yılının sonunda Avrupa’da 250 olan LNG istasyon sayısının hızla artması, 12.000’in üzerinde olan LNG ile çalışan kamyon sayısının da 2030 yılında 300.000’e ulaşması bekleniyor. Türkiye’deki kamyon parkının yüzde 10’luk kısmının da 10 yıl içinde LNG kullanmaya başlayacağı tahmin ediliyor.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın yayımlamış olduğu Enerji Verimliliği Eylem Planı, daha ekonomik ve çevreci alternatif yakıtların lojistik sektöründe kullanımını teşvik ediyor. Türkiye’de LNG, ilk olarak EPDK tarafından 2017 yılında karayolundaki taşıtlarda yakıt olarak kullanılmasının önü açıldı, 2019’da ise Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın yayınladığı yönetmelik ile alternatif yakıtlar tanımına girdi.

Sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) nedir?

LNG atmosfer basıncında doğal gazın -162°C’a kadar soğutularak renksiz formda sıvı faza geçmiş halidir. Soğutma işleminden geçirilen doğal gaz, sıvılaştırma sonucunda 600 kat küçülerek, taşıma ve depolama süreçleri için çok daha kolay ve güvenli hale getirilir. Doğal gazın stoklanması ve de ulusal boru hatlarının ulaşmadığı noktalara taşınabilmesi için ideal olan LNG, boru hattında dağıtıma girmeden önce veya nihai kullanım prosesi öncesinde gaz haline dönüştürülür. LNG, ısı veya elektrik üretmek için evler, iş yerleri ve endüstriyel alanlarda kullanıldığı gibi başta gemi, tren ve kamyonlar olmak üzere ulaşım sektöründe de düşük maliyetli ve çevreci bir alternatif yakıt olarak kullanılmaktadır.

- Advertisement -

Çok Okunan Haberler